Bu bayram sayılmaz...

Bu bayram bayramdan sayılmasın. Geçelim bir kalem... Kendimizi daha güzel bayramlara hazırlayalım. Değil mi ki karanlık tünelin ucundaki ışık göründü...

Doğrusu şu ki o ışık şimdi değil, 2024 yılında 31 Mart yerel seçimlerinde görülmüştü. Ama işte o sonuçları yok sayanlar, nasılsa yalanlarla yine milleti uyuturuz diyenler, adalet ve anayasayı ayaklar altında çiğneyenler, yargıyı siyasal gücün sopası olarak kullananlar, o günden sonra kötülük ve komplo uygulamalarının şiddetini artırdı, millet iradesine karşı harekete geçti. Ne de olsa "İstanbul'u alan Türkiye'yi alırdı"! (Onların dilinde seçimler bile bir alışverişten ibaretti.)

Bu bayram, bayramdan sayılmasın. "Kuzeyin Oğlu" denilen ama "milletin oğlu" olduğu bilinen Volkan Konak'ın sahnede yaşama gözlerini yumması milleti yasa boğdu. 57 yaşındaydı. Müziği kadar duruşuyla savunduklarıyla "Sanatçı dalkavuk olamaz", "Türkiye'yi, Mustafa Kemal'i sevmeyenler ahbabım olamaz"gibi söylemleriyle de halkın sanatçısıydı.

Arkasından, din adamı diye geçinen birinin "geberdi" nitelemesi, dinimizin kimlerin elinde olduğunun ibret verici bir göstergesi oldu.

Bu bayram, bayramdan sayılmasın. Çünkü en doğal anayasal haklarını kullandıkları için gençler ve öğrenciler rastgele yakalanıp gözaltına alınıp tutuklandılar. En ağır bir biçimde hırpalanarak, coplanarak, şiddet uygulanarak alındılar. Adalet bakanı yalanlasa da biz bunları yandaş olmayan televizyonlarda gördük. Gizli olmayan tanıklardan dinledik. İstanbul Barosu, bayram boyunca işkence ve kötü muamelenin sürdürüldüğünü açıkladı.

Bayramı sadece o tutuklu gençlere, ailelerine değil, tüm millete zehir ettiler. Onların neler yaşadığını millet anbean öğrendi ve ailelerin yanında yerini aldı. O ailelere teşekkürüm sonsuz. Çocuklarının omuz başında durdukları, onları destekledikleri, güç verdikleri için onlara korkmayın diye seslendikleri için hepsine teşekkür ediyorum. Ve adım gibi biliyorum. Er ya da geç bir gün mutlaka hesabı sorulacaktır!

Cennet yurduma artık hapishaneler yetişmez oldu. Daha çok hapishane, daha çok hapishane! Saraçhane'deki gençlerden biri, şöyle bir pankart hazırlamıştı: "Her şeyi devletten beklemeyin, kendinizi tutuklayın."

İnanın, her şey çok güzel olacak.

Tatil 6 Nisan'da bitiyor. Okullar açılıyor. Birçok öğrencinin sınavları var. Birçoğu çalışıyor. Haksız yere hapse tıkılan o gençlerin gelecekleriyle daha fazla oynamayın diye haykırıyoruz.

Bu bayram, bayramdan sayılmasın. İstanbul'a ihanet edenler, ihaneti itiraf edenler, aldatıldıklarını söyleyenler, kentimizden ellerini çektikleri zaman gerçek bayramları kutlarız nasılsa!