Bir yıl daha biterken

2025 yılının son günleri anne-baba olarak ebeveynliğimizin de muhasebesini yapmak ve yeni niyetler ortaya koymak için iyi bir fırsat.

Bu yılı geride bırakmaya sayılı günler kaldı. Her yeni başlangıç bir umuttur ve yeni hedefler belirleyip daha iyisini yapmaya niyet etmek için iyi bir fırsattır. 2026'ya birkaç gün kala sizi anne baba olarak geçen bir yılınızı değerlendirmeye ve çocuğunuz/çocuklarınızla ilişkinizde daha iyi bir versiyon için düşünmeye davet ediyorum.

Her geçen yıl dünya daha karmaşık ve zorlayıcı bir hâl alıyor. Her şey çok hızlı değişiyor ve bence belirsizlik çağımızın en temel belirleyicisi. 2025'i kime sorsam, "Bir an önce bitsin" diyor. Kişisel zorluklarımızın dışında psikolojimizi, toplumdan ayrı düşünemeyeceğimiz için yeni çağın en büyük ihtiyacı 'psikolojik sağlamlık' olarak ortaya çıkıyor. Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için var gücümüzle çabalıyoruz. En iyi okullarda okumaları, en sağlıklı gıdaları yiyip içmeleri, mutlu olmaları için tüm imkânlarımızı seferber ediyoruz. Ancak mutlulukları ve rahatları için bu kadar çabalarken, onlara bizim olmadığımız bir dünyada var olmalarını sağlayacak becerileri ne kadar kazandırabiliyoruz Bu soruyu sık sık kendimize sormalıyız diye düşünüyorum. Yıl biterken gelin siz de çocuğunuzun psikolojik sağlamlığı için neler yaptığınızı bir düşünün. Bunları yazarak düşünmek en faydalı yöntem bence.

Psikolojik sağlamlığı, zor zamanlarda ayakta kalma becerisi olarak özetleyebiliriz. Bu noktada en acil ihtiyacımız da psikolojik sağlamlık. Bir çocuğun sinir sistemi, ebeveynine bakarak şekil alır. Yani öngörülemeyen bir olay yaşadığımda, acı veren, zorlandığım durumlarda, planlarım tepetaklak olduğunda tepkim ne oluyor Olaylara nasıl bakıyorum Nasıl davranıyorum Dünya başıma mı yıkılıyor Hayatı hem kendime hem çevreme zindan mı ediyorum Yoksa olabildiğince sakin kalarak, alternatif yolların arayışına mı giriyorum Bütün bunlar çocukların da başlarına belirsiz bir durum geldiğinde nasıl davranacaklarını belirliyor.Yanlış yaptıklarında, hatalı davrandıklarında eleştirilen, yargılanan, cezalandırılan, hep hatası düzeltilip, onun yerine yapılan, yeni bir şans verilmeyen çocuklar, düşünce tekrar ayağa kalkıp devam edebilmeyi öğrenemiyor.

Ebeveynlerimizle bağlanma stillerimiz, yaşam boyu kendimizle ilgili algımızda, seçimlerimizde, iş ve aile hayatımızda önemli rol oynuyor. Bağlanma sistemimizin farkında olarak, biyolojik yapımızda güvenli bağlanma potansiyeli olduğunu bilerek ve iyileşme sürecinin tek başına değil, ilişkilerin içinde karşılıklı olduğunu bilerek işe başlayabiliriz.