CHP'liler arasındaki anlaşmazlık konuları, sonunda mahkemelere kadar düştü!

Tarafların verdikleri mesajlar bundan sonra asgari müşterekte birleşmelerinin kolay olmayacağını gösteriyor.

Anlaşmak ve uzlaşmak yerine daha çok ayrışmayı tercih eder gibi bir havaları var.

CHP'de birbirleri ile bir türlü anlaşamayan tarafların arasına şimdi de koltuk ve kayyum gibi kavramlar girmiş bulunuyor.

Hani yaşlı adamla yılan arasında geçen meşhur bir hikâye vardır!

Günün birinde yaşlı adam, yılanı zor bir durumdan kurtarır.

Yılan da buna karşılık yaşlı adama her gün bir altın getirir.

Yaşlı adamın oğlu bu durumu fark edince yılanı takip edip her gün getirmekte olduğu altınların hepsini ele geçirmek ister.

Nitekim yılanı takip eder, yuvasını görür ve orada yılanı öldürmeye kalkışır ama yılanın sadece kuyruğu kopar.

Yılan can havli ile yaşlı adamın oğlunu sokar ve öldürür.

Bu olaydan sonra yaşlı adam ile yılanın arası açılır.

Aradan uzun bir süre geçince yaşlı adam, yılana geçmişi unutup yeni bir sayfa açmayı teklif eder.

Yılanın verdiği cevap oldukça dikkat çekicidir.

"Bende bu kuyruk acısı sende de evlat acısı olduğu sürece bizim tekrar anlaşmamız imkânsız" der.

Şimdi ana muhalefet partisi CHP'de benzer bir durum yaşanıyor.

Bir kesim "koltuk acısı" ile hareket ediyor.

Diğerleri ise "kayyum acısı" ile perişan haldeler!

Birileri altlarındaki koltukların gayrimeşru bir şekilde çekilip alındığını düşünüyorlar.

Diğerleri ise halkın iradesi ile geldikleri makamların kayyumlar atanarak ellerinden alındığını savunuyorlar.