Disney Atatürkçüsünü tanıyalım

1- Suudilerden para koparmak için Süper Kupa Finalinin Arabistan'da oynanmasını isteyen, daha sonra da siyasi hesaplarla yan çizen kulüp başkanlarının çıkardığı krizi hükümete mal etmekte bir sakınca görmez.

2-Atatürk filmini Ermeni, Rum- İsrail lobisinin baskısıyla yayınlayamayan dijital platforma tamamen duygusal sebeplerle tek laf edemeyen şovmenleri en birinci Atatürkçü zanneder.

3-Seçim öncesi HDP'ye şirin gözükmek için imzaladıkları protokole "Atatürk" ve "Türk Milleti" yazamayan siyasi partileri Atatürkçü, kendi protokolüne Atatürk'ü ve Türk Milleti ifadesini göğsünü gere gere yazan partileri Atatürk düşmanı beller.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

4-50 yıl yönettiği Küba'da seçim sandığı kurulmasını izin vermeyen, eski yönetimden kalan memurları kurşuna dizen, ülkeye internet girmesine müsaade etmeyen, sağlığı elvermeyince koltuğu kardeşine bırakan Fidel Castro'yu demokrat, 22 yıldır seçimle işbaşına gelen Erdoğan'ı ise diktatör olarak görür. Hollanda'nın Türkiye düşmanı siyasetçisi Geert Wilders'in paylaşımlarına iştahla beğeni atmaktan da geri durmaz.

5- Kendilerine "Mustafa Kemal'in itleri" diye hakaret edenlerin partisine barajı aşsın diye ödünç oy verir. O partinin Türkiye'nin üniter devlet yapısına olan düşmanlığını hiç sorun etmez. Atatürk'e "Kefere" diyeni de "Irkçı" yakıştırması yapanı da önüne milletvekili adayı olarak koyan partisine "Siz ne yapıyorsunuz" diye sormaz.

6-TBMM'deki makam odasından Atatürk portresini "Artık yeni şeyler söylemek lazım" diye kaldıran vekilin neden böyle davrandığını sorgulamaz. O vekilin ve daha birçoğunun Atatürk'ü gerçekten sevmediğini bilir ama bunu sorun olarak kabul etmez.

7-Tik Tok'tan yayın açan "Sahte Atatürklere" bahşiş adı altında parayı basar, bunu eleştirenlere "Göbeğini kaşıyan adam, makarnaya oyunu satan cahil" diye hakaret eder.

8-Atatürk'ün "Bağımsızlık benim karakterimdir" sözünün derin anlamına hiç kafa yormaz. Dış politikada, savunma sanayiinde bu sözün gereğini yerine getirmek için çabalayan hükümeti ülkeyi satmakla itham eder. Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün olduğu yerde öylece oturmak anlamına geldiğini zanneder.. Libya, Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Kuzey Irak, Suriye, Azerbaycan ve Balkan coğrafyasında verilen büyük mücadeleyi "Ne işimiz var oralarda" klişesiyle itibarsızlaştırmaya çalışır.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

9-Yerel yönetimlerde yan gelip yatan, kamunun kaynaklarını siyasi hedefleri için har vurup harman savuran belediye başkanlarını "İkinci Atatürk" ilan etmekten çekinmez. Bu yerel yöneticilerin kendisini seçime yakın dönemlerde "10. Yıl Marşı ve Atatürk posteri" ile tavlamasına ses etmez, hatta bundan keyif alır.