Çözümsüzlükten beslenen ve devletin Alevilere yönelik attığı her adımı kendisi için bir zemin kaybı olarak görenler beğenmeyebilir ama ben hafta sonu okuduğum "Alevi-Bektaşi Toplumunun Sorunlarını Çözmeye Yönelik Gerekli Adımlar, Çözüm Önerileri ve Uygulama Planı" adlı raporu son derece faydalı buldum.
Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı Kurucu Başkanı Ali Arif Özzeybek ve Gazeteci-Yazar Mehmet Çek tarafından hazırlanan rapor şu çarpıcı tespitle başlıyor: On yıllar boyunca Alevilik bu ülkede yok hükmünde sayılmış, ocakları kapatılmış, Alevi-Sünni uyuşmazlığı karanlık odaklarca körüklenmiştir. Alevilerin en temel talepleri bile karşılanmazken Alevi-Sünni ayrışmasını derinleştirmek maksatlı provokasyonlarla sanal bir irtica algısı oluşturulmuş, Sünni korkusu pompalanarak Aleviler memleketin sözde laik partisini desteklemeye yönlendirilmiştir.
Bu tespit Türkiye'de "Alevi sorunu" diye tabir edilen meselenin neden bu kadar yıldır çözülemediğinin özetidir. Devletin Alevi vatandaşları bir sorun olarak görmesi başlı başına bir sorunken, bu durumdan siyaseten nemalananların çözümsüzlüğe oynamaları Türkiye'nin ayrı bir talihsizliğidir.
Tamam devlet Alevileri uzun süre unutmuş, hatta yok saymıştır. Ancak aynı devletin 2010'lı yıllardan beri onlara yönelik attığı kucaklayıcı adımlara CHP'nin ve onun yörüngesindeki bazı STK'ların gösterdiği tavır kabul edilemez. Türkiye'de mevcut 2 bin 102 cemevi ve Alevi köylerinin tamamını kapsayan bir saha çalışmasının yapılması, tespit edilen ihtiyaç ve eksiklerin devlet tarafından karşılanması maalesef son 10 yılda mümkün oldu. Bugün atılan adımları karalayan, yok sayanların geride kalan uzun yıllar boyunca devletin Alevileri neden yok saydığına dair tutarlı bir özeleştiride bulunmaları gerekmez mi (Alevi-Bektaşi geleneği temsilcileri devlet katında ilk kez Recep Tayyip Erdoğan döneminde muhatap alındı. Alevi Çalıştay Nihai Raporu 22. maddesinde "Cemevlerine hukuki statü kazandırılmalı,bu çerçevede gerekli ihtiyaçlar eşitlik ilkesine uygun şekilde devletçe karşılanmalı" ibaresi bu dönemde yer aldı.
Gelelim raporda yer alan tespit ve önerilere..
■ Kamusal alanda mezhep farklılıklarından ötürü maruz kalınan ayrımcılığın engellenmesi ve istihdamda eşitsizliğin sonlandırılması.
■ Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nın isminin Alevi-Bektaşi İnanç Başkanlığı adı altında değiştirilmesi ve doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlanması.
■ Cemevlerinin sadece aydınlatma değil, bütün elektrik tüketim bedelinin ödenmesinin sağlanması.
■ 10 Muharrem (Aşura) gününün resmi tatil ilan edilmesi.