Yeteri kadar yenildik zaten

İsrail ordusu savaşıyor mu Gazze'de

Pek sayılmaz.

Gazze, yüksekçe bir yerden çıplak gözle baktığınızda neredeyse tamamını görebileceğiniz bir kıyı şeridi.

İçinde 2 milyondan fazla insan yaşıyor.

İsrail, kendi işgal ve genişleme planlarının bir parçası olarak 360 kilometrekare civarındaki bu kıyı şeridini gönlünce bombalıyor, yakıyor, yıkıyor, insanlarını öldürüyor.

Serbestçe.

Bir oyun alanındaymış gibi.

Hani dijital savaş oyunları vardır, tuşlara basarak oynarsın. Bomba atmak lazımsa sağdaki tuş, kurşun atmak lazımsa ortadaki

Oynarken güya insanları öldürürsün.

Sanaldır hepsi, bir ressam tarafından çizilmiştir.

Vicdan azabı duyman gerekmez. Öldür babam öldür.

Olur mu öyle

Yok mudur insanlar Oyunda bile, yalancıktan bile insan öldürmek istemeyenler

Olmalı. Vardır inşallah.

Ama Gazze'de ya da Batı Şeria'da çocuk öldürmekle görevlendirilmişsen vicdan azabı duymazsın. Vicdanın şeytani bir ameliyatla alınmıştır.

Vicdanın alınınca insan olmazsın artık.

Bütün bunları uzaktan atarak, patlatarak yapıyor İsrail.

Yakın döğüşü sevmiyor.

Uçaklarla, yüksekten at, git. Aşağıda çocuklar, kadınlar, adamlar parçalansınlar, kanları sel olsun, aksın.

Eli kolu zincirlenmiş olmayan bir Filistinli erkekle dövüşmekten çekiniyor.

Yaklaşınca şartlar eşitleniyor çünkü.

Senin de ölme ihtimalin var.

Şartların eşit olması eşit olmayanlar için çok tehlikelidir.

Canı kıymetlidir eşit olmayanın.

Hoş herkesin canı kıymetlidir. Ama cenneti bu dünyada olanların canı daha kıymetlidir.

Bunları bir teselli olsun diye mi yazıyorum

Ne tesellisi, yok öyle bir şey.

Onurlarımız çiğnendi.

Rezilliğin, zilletin en derin yerindeyiz.

Hiçbir tesellinin kar etmeyeceği bir utanç mevkiindeyiz.

Lübnan'da da aynı durumdayız.

Düşünsenize, İsrail, elimizden tutuyor, "Bununla daha güvenli haberleşirsiniz" diyerek bizi 'pager'cıya götürüyor. Meğer Pager'ı da şirket kurup kendisi imal ettirmiş. Biz de parayı verip alıyoruz. Elemanlarımıza dağıtıyoruz. Sonra İsrail bir komutla ellerimizdeki Pager'ları patlatıyor, üç dört bin insanımızı yaralıyor, sakat bırakıyor, kör ediyor.

Olamaz böyle bir şeyin tesellisi.

Ya da İsrail, en çok korumamız gereken adamı, İsmail Heniye'yi, en çok korumamız gereken yerde vurup öldürüyor.

Daha kötüsü olabilir mi

Maalesef, her şeyin daha kötüsü olabilir. Büyük konuşmayalım.