'Saf seçmen' efsanesi

Seçmen aldatılır. Seçmen anlamaz. Seçmene algı operasyonu yapılır. Yalan vaatlerle oyların istikameti değiştirilebilir. Seçmen saftır. Seçmen salaktır

Abi, bir akıllı sen misin

Hep isabet kaydettiğin halde, hiç aldatılmadığın halde, kül yutmadığın, her şeyi anladığın, çok zeki, çok uyanık, çok akıllı, ince fikirli olduğun halde neden boyuna yanılıyorsun

"Ben yanılmıyorum."

Senin yanılmamanı da müsaadenle basiretine, zekana, üstün kabiliyetlerine bağlayamayacağım.

Bu sıralar devran senin. Sefasını sür. Gönlünce salın.

Bir müddet yanılmazsın. Sonra, müddet bitince, öyle yanılırsın ki sen de inanamazsın.

Yeniden 'saf' seçmenimize dönersek

Siz hiç algı operasyonuna maruz kaldığı için oy tercihini değiştirmiş bir seçmen gördünüz mü

Görürseniz bana da gösterin, nasıl bir şey olduğunu merak ediyorum.

Mübalağa ettim. Vardır mutlaka yanılma kabiliyeti olan seçmenler.

Ama daima doğru tarafa yanılırlar.

Onları daima bizimkiler yanıltır.

Sizinkileri de daima sizinkiler.

Keza vardır yanıltma kabiliyeti olan üçkağıtçılar.

Eşeğini boyayıp vatandaşa tekrar satan, sonra tekrar satan, tekrar satan büyük satıcılar.

Ahali, eşeğin kendi eşeği olduğunun farkındadır.

Seçmen hancı, siyasetçi yolcudur.

Onlar vatandaşın nabzına göre şerbet verirken vatandaş da onların nabzına göre şerbet verir.

Seçmen, tedavüldeki algı operasyonları arasında tercih yapar. Hangi algı operasyonuna kanacağını kendisi seçer.

Gabar'da petrol bulunduğuna inanmak mı istiyor

İnanır. Aksini ispat etsen bile inandığından vaz geçmez.

İnanmamak mı istiyor

Adama Gabar'daki petrol kuyusunun içinde petrol banyosu yaptırsan inanmaz.

Seçmen, İşine gelen, modelini beğendiği algı operasyonunu alır, bir algıcıbaşı, bir algı müvezzii gibi kendisi de algı operasyonu yapmaya başlar.

Sen de oturduğun köşeden, boy gösterdiğin ekrandan seçmenin nasıl yanıltıldığına, nasıl uyutulduğuna dair diskurlar geçersin.

Vatandaşın olanı biteni anlamadığını, bizim gördüğümüz hakikatleri göremediğini zannetmek tatlı bir yanılgıdır.

Benim ferasetim var, görürüm, o sade vatandaş, sokaktaki adam, göremez.

Bu, senin tesellin olsun. Kendini böyle iyi hissediyorsan et.

Ama bil; göresi varsa görür vatandaş, görmeyesi varsa görmez.

(Bunu söylerken vatandaşa yüksek bir fazilet izafe ettiğim zehabına kapılanlar varsa kendilerine baktırsınlar.)

Herkes kendi aklını beğendiği için halkın bir tarafı öteki tarafına suizan eder.