Gele gele buraya mı geldik

Gazze denilince ne hissediyorsunuz

Öfke

Üzüntü

Merhamet

Çaresizlik

Bunların hepsi tamamen insan hisleri.

Vicdanı olan herkes, kimi az, kimi çok hissediyor.

O yüzden, dünyanın dört bir tarafında, Amerikalısı, Avrupalısı sokaklara dökülüyor, soykırımı protesto ediyor.

O yüzden, mesela Güney Afrika İsrail'i soykırım suçlamasıyla mahkemeye veriyor. Keza Nikaragua, Güney Amerika'nın adı seyrek işitilen ülkesi, Almanya'yı İsrail'e silah sattığı gerekçesiyle mahkemeye veriyor.

Dünyanın değişik ülkelerinden 7 iyi insan, Avustralyalı, Polonyalı, Kanadalı, İngiliz, Filistinli, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için dünya kadar yolu tepip Gazze'ye geliyor.

İsrail onları da bombalıyor.

Öldürüyor.

Nedense benim onlar için de 'şehit' tabirini kullanasım geliyor.

Kullansam olur mu

Allahu Teala onları bu güzel davranışları sebebiyle ödüllendirir mi

Dilerim ödüllendirir.

Ve biz, din, ırk, ideoloji, coğrafi yakınlık, uzaklık gözetmeden o insanlar için güzel şeyler düşünüyoruz.

Yukarıda sıraladığım, Gazze'deki soykırımın bizde doğurduğu hislerin arasına 'utanma'yı da ilave edelim.

Utanma.

Biz yaşarken, biz bazen önemli, bazen önemsiz işlerle meşgulken, biz gaflet halindeyken anneler, çocuklar, oğullar, kızlar öldürülüp durduğu için. Buna tanık olduğumuz halde hiçbir şey yapamadığımız için.

Allah'ın insanlara büyük bir armağanıdır utanma hissi.

Şu söz, bir hadis-i şerife göre bütün peygamberlerin üzerinde ittifak ettiği bir sözmüş.

"Utanmıyorsan dilediğini yap."

Bireysel olarak utanırız. Kendi başımıza. Yer yarılsa içine girsem dediğimiz olur.

Kurumsal olarak da utanırız.

Ah! Şunu yapabilseydik.

Şunu yapmasaydık.

Devletler utanır mı

Bence utansınlar.

Soykırımı desteklemelerinden dolayı utansınlar mesela.

Mesela İslam İş birliği Teşkilatı Bir ticari ambargo, bir petrol ambargosu ya da hiç değilse petrol üretimini azaltma kararı alamadıkları için.

Bizim de küçük bir adımı atamadığımız, İsrail'le ticareti sınırlama kararı almakta altı ay geciktiğimiz için utanmamız uygun düşer.

Neden O kadar nutuk attık, estik, gürledik O kadar da yazıldı, çizildi, en çok da bizim gazete yazdı, basit bir kısıtlama, katliama karşılık hiçbir şey sayılır, o kadarcığını bile neden altı ay sonra yapabildik

Bedel mi öderdik yapsaydık

Sonra neden yaptık