'Kredi' hangi dilden gelmiş

Faiz haram mı helal mi" Saçma bir soru. Eğer 'faiz' kelimesiyle Kur'an-ı Kerim'de haram olduğu açıkça belirtilen 'riba'yı kastediyorsak.

Faiz, ribadan farklı bir şey olabilir mi

Olabilir. Mesela dikkatinizi çekti mi bilmem, Azeriler 'yüzde 10' demezler, '10 faiz' derler.

"Buradaki insanların yüzde 10'u Bursalı" demek yerine "Buradaki insanların 10 faizi Bursalı" derler.

Aslında 'faiz' kendi başına güzel bir kelime. Başarmak, kurtulmak, muradına nail olmak gibi anlamları var.

'Riba'ya da artma, çoğalma, yükselme gibi olumlu anlamlar yüklenebilir.

Ancak Kur'an-ı Kerim'de yasaklanan 'riba' borç verilen bir parayı veya malı belli bir süre sonunda belirli bir fazlalıkla geri almaktır.

Devletin bastığı ve kefil olduğu bir para kullanıyoruz.

İçinde 'riba' olan bir borç ilişkisine girmemeye çalışıyoruz.

Bazılarımız bunu başarıyor bazılarımız başaramıyor.

Biz ne kadar hassas olursak olalım, devlet enflasyonla cebimizdeki paranın bir kısmını çalıyor.

Rızamız dışında, cebimizden çekip alıyor.

Borç ilişkilerinde devletin borç verdiğimiz ya da aldığımız paradan çaldığı kısmı dikkate almalı mıyız, almamalı mıyız

Bu konudaki kuşkularımızı da borç ilişkilerinde devletin çalamayacağı nispeten sabit bir mübadele aracını baz alarak gidermeye çalışabiliriz.

Yani faizin haramlığı ya da helalliği konusunda merak ettiğim bir şey yok.

Kuramer'in yayımladığı "Para ve Faiz" kitabını da bu konuda merakımı gidermek için okumadım.

Kitabın tam adı "Geçmişten bugüne Müslüman toplumlarda para ve faizgerçeklik, algı, kuram, uygulama" şeklinde. Yani bir tarihi perspektif sunuyor. Benim merak ettiğim de bu perspektif.

Aradıklarımı kısmen de olsa buldum. Dolayısıyla bu kitabı okumaktan pişman değilim.

Mesela, Dr. Hakan Şahin'in kaleme aldığı "İslam'ın erken döneminde parasal uygulamalar ve kâğıt para" başlıklı makaleyi okurken İslam'ın erken dönemlerindeki ticari hayatla ilgili yeni bilgiler edindim.

O dönem Araplarının iyi tüccarlar olduğunu biliyordum.

Peygamberimiz de Hz. Hatice'nin kervanlarını yönetirken hatırı sayılır bir ticari tecrübe edindi.

Kâğıt para var mıydı o zamanlar

Senet vardı. Ama galiba kâğıt para yoktu.

Çek var mıydı

Bilmem

"Dönemin konuya ilişkin kayıtlarına bakıldığında ilk göze çarpan husus Arapların kâğıt para kullanımı konusunda tahmin edilenden daha fazla deneyime sahip olduğudur. Arapların İslam öncesi dönemde gerçekleştirdiği milletlerarası panayırlarda itibarlı tüccarlar çek kullanarak alışveriş yapmaktaydı.

'Çek' Farsça bir kelime. Herhalde Perslerden Araplara geçmiş.

Tabii Arapçada 'ç' harfi yok. 'Çek'e 'sek' diyorlar.

'Çek' Batı dillerinde de aynı.

Yani İranlılardan Araplara, Araplardan da Avrupa'ya geçmiş bir kelime.

"Çeklerin Arap Yarımadasında ne zamandan beri kullanıldığı bilinmemekle beraber Zübeyr b. Avvam gibi bazı sahabilerin çeksenet düzenlemek, havale ve ödeme emri gerçekleştirmek gibi finansal işlemlere aracılık ederek gelir temin ettikleri bilinmektedir."