Gazze'deki mazlumlar sandığa girer mi

Terazinin iki kefesi hemen hemen aynı hizada. Yine kuyumcu terazisiyle tartılacak bir seçime gidiyor olabiliriz.

İnsanların kabilecilik yapar gibi parti tuttuğuna, kendi parti liderinin ya da başkan adayının yaptığı yanlışı affetmeye, hatta o yanlışta fazilet aramaya, başkasının yaptığı doğruları görmemeye yatkın olduklarına bilhassa yakın dönemde çok tanık olduğumuz için "Hata yapan kaybeder" sözünü kuvvetli bir vurguyla söyleyemiyoruz.

Şu kadarını söyleyebiliriz.

Kaybeden tarafın hatası nesiller boyu konuşulur. Kazananın hatası unutulur.

'Uzmanlar'ın kullanımı için mebzul miktarda "Ben demiştim" üretilir.

İBB Başkanı İmamoğlu bugün baktığımızda yanlış bulacağımız bazı tasarruflarda bulundu mesela.

Kartal'da Battal İlgezdi, Sarıyer'de Şükrü Genç seçileceğine kesin gözüyle bakılan CHP'li başkanlardı.

Yaygın kanaate göre İmamoğlu'nun tercihiyle aday gösterilmediler.

Kartal'da ve Sarıyer'de CHP'li seçmenin bir kısmı oy tercihini değiştirir mi

Şükrü Genç Sarıyer'den bağımsız aday. CHP'den parça koparır mı

Gürsel Tekin'i Esenyur'ta "Adaysın" diye kutladıktan sonra değiştirdiler.

Bu gibi tasarrufları alt alta topladığınız zaman bir yekûn oluşturuyor.

Seçim gününe kadar bu sarsıntıların sebep olduğu arızalar iyileşir mi

Kılıçdaroğlu taraftarlarının kurultayın rövanşını almak için İmamoğlu'na kaybettirmeye çalıştıklarını kesin ifadelerle söyleyenler var.

Ne bir doğrulama geliyor Kılıçdaroğlu'ndan ne yalanlama.

Doğru mudur

Kemal Bey kendi partisinin altını oymaya çalışır mı

İmamoğlu siyaset yapmaktan hazzeden, polemikten çekinmeyen, üstüne üstüne giden, rakiplerinin açıklarını iyi kollayan ve iyi değerlendiren bir siyasetçi.

Taşı gediğine koymayı seviyor.

Bu özellikleriyle kendi seçmenine moral verebilir.

Cumhur İttifakı'nın adayı Murat Kurum bir teknokrat. İş yapma kapasitesi var.

Merkezi yönetim arkasında durduğu sürece vaatlerini yerine getirebilir.

Trafik sorununu çözmek hariç.

Böyle bir vaadi kim yaparsa, sağcı, solcu, liberal, yalandır.

İstanbul'un trafik sorununu çözmek için sadece İstanbul'u değil bütün ülkeyi yeniden elden geçirmek gerekir. Bir belediye başkanı bu işin altından kalkamaz.

Kurum, muhtemelen Kanal İstanbul'u seçim vaatlerinin arasında saymama konusunda kuvvetlice bir tavsiye almış.

"İstanbullu'nun gündeminde olmayan bir şey bizim de gündemimizde değil" diyerek İstanbul halkının pek hoşlanmadığı bir projeyi savunmanın sakıncalarından kendisini korumuş oldu.

Elbette insanlar şunu kolaylıkla düşünebilir.

İstanbullunun gündeminde olmayan bir şey Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündemindeyse ne olacak

Hiç. Erdoğan'ın dediği olacak.

Kanal İstanbul'da büyük rant var.