Feyruz'un şarkısındaki gibi

İsrail'in yaptığı şu anda 5. Ayının ortalarına gelen soykırımda bir yavaşlama, bir gevşeme yok. Bütün kuvvetleriyle ve bütün zalimlikleriyle Filistinli çocukları, kadınları, ihtiyarları, gençleri öldürmeye devam ediyorlar.

Müslüman ülkelerin Bu tabir hiçbir vicdana oturmuyor. Hele de Gazze'deki katliam karşısındaki sünepe, aciz, yalancı, riyakâr duruşlarıyla.

Müslüman ülkelerin tutumlarında da bir kararlılık, bir ciddiyet yok.

İyi ki Birleşmiş Milletler vaktiyle 1967 sınırlarını ve iki devletli çözümü tasvip eden bir karar vermiş. Her oturumda, her toplantıda onu söyleyip duruyorlar.

Başka bir şey Ne olabilir

"İsrail'i zor kullanarak durdurun" diyebilir miyiz onlara

Duruşları öyle pejmürde ki desek bile boşuna demiş oluruz.

"Ticari ambargo uygulayın" diyebilir miyiz

Diyebiliriz. Diyoruz da. Ama hiç oralı değiller.

Meclis lokantasında kola servisi yaptırmama kahramanlığı yetti bize.

İsrail kim bilir ne kadar sarsılmıştır, bizim vekillerin kola içmemesi yüzünden!

Boş ver, ciddi olmasın, yalandan, içlerinden bazıları, katliamı durdurmazsanız petrol üretimini azaltırız dese, sadece laf olsun diye

Onu bile yapmaktan acizler; çünkü zamanında aldılar derslerini.

Vaktiyle rahmetli Kral Faysal denedi bir defa, Mescid-i Aksa yakıldığı sıralarda.

Neyi bekliyoruz dedi. Biz petrolsüz yaşayabiliriz dedi.

Adamı kendi sarayında yeğenine öldürttüler.

Şimdi hepsi, Faysal'ın çıkışı sayesinde fiyatı birdenbire yükselen petrolün parasını yemekle meşguller.

İslam İş birliği Teşkilatının toplantısından da sadra şifa bir karar çıkmadı. Beklenmiyordu zaten.

Neyse ki geçen hafta Uluslararası Adalet Divanında bir dizi duruşma yapıldı.

Bu celseler Güney Afrika'nın yaptığı soykırım suçlaması için başlatılan yargı sürecinin devamı değildi. Müstakil bir davaydı.

Dava 30 Aralık 2023'te BM Genel Kurulu'nda yapılan bir oylama sonucu başlamış oldu. Üyelerin çoğunluğu Adalet Divanı'nın Filistin'deki İsrail işgalinin hukuki sonuçları konusunda görüş bildirmesi lehinde oy verdiler. İsrail, ABD ve Almanya dahil 24 ülke aleyhte oy verdi.

Geçen hafta oturumlar başladı.

Türkiye dahil 52 ülke ve yanı sıra Arap Birliği, İİT ve Afrika Birliği delegeleri duruşmalarda bu konudaki tezlerini anlatacaklar.

Çoğu anlattı aslında. Bugün Türkiye'ninki dahil 8 delege daha söz alacak ve oturum kapanacak. Mahkemede Türkiye adına Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Mehmet Yıldız konuşacak.

Katılan 52 ülkenin 22'si Müslüman ülkeler. Aralarında İran, Irak, Mısır, Suudi Arabistan, Endonezya, Malezya hatta Maldivler bile var.

Düne kadar yapılan konuşmaları okudum. İngiltere, Hollanda gibi birkaç batılı ülke hariç hemen hepsi doğru konuşuyor. İsrail'in işgali kalıcı hale getirmek istediğini, Filistinlileri tecrit ettiğini, katliam yaptığını ancak uluslararası toplumun, bilhassa BM'nin bu yapılanlara hiçbir müeyyide uygulamadığını söylüyorlar.