Emekli doktorası

Herhangi bir belediye başkanının seçilip İstanbul'u abad edeceğini düşünmem mümkün değil.

İstanbul'u abad edecek kabiliyete, birikime, vizyona sahip birinin mevcut olduğunu düşünülebilir.

Bu düşüncenize dayanarak bir İstanbul masalı yazabilirsiniz.

Mutlu, mübarek bir masal olur bu.

Ama masalda bile, insanların o adayı seçeceğini tasavvur etmekte zorlanırsınız.

Seçildiğini tasavvur etmeyi başardınız diyelim, Ankara'nın onu rahat bırakacağından emin olamazsınız.

Ankara'dan, İstanbul'un mutena bir semtine bir AVM, ya da hayvan gibi bir gökdelen dikme kararı çıksa, kahramanımız o karara hangi güçle, kuvvetle direnecek

Bakmayın adayların trafik sorununu çözeceğim, konut sorununu çözeceğim diye atıp tutmalarına; masalın kurgusal atmosferinde her şey yolunda gitse, halk oy verse, Ankara parazit yapmasa bile İstanbul'un sorunlarını çözmeye hiçbir başkanın ömrü yetmez.

Ben şahsen seçilecek olan başkanın İstanbul'u çirkinleştirmemesine razı olurdum.

Maalesef bizde şehirleri çirkinleştirme uzmanları güzelleştirme uzmanlarından daha şanslı, daha etkili ve daha yetkili.

Şunu da temenni ederdim.

Şehrin imkanlarını, parasını, pulunu abuk sabuk yerlere harcamasınlar. Eşlerine, dostlarına, gizli ya da açık ortaklarına, akraba-i taallukatın derneklerine, vakıflarına peşkeş çekmesinler.

Yine de İstanbul'da kimin başkan seçileceği merak edilmeye değer.

Keza yurt genelinde seçimlerin nasıl sonuçlanacağı...

Mesela CHP lideri Özgür Özel ve bilhassa 'değişim' kampanyasının lokomotifi İmamoğlu aday belirleme sürecinde partiyi fazla silkelediler.

Sarıyer'de Şükrü Genç'i Esenyurt'ta Gürsel Tekin'i küstürdüler. Eskişehir'e, İzmir'e dair bir sürü dedikodu çıktı. Hatay'da Lütfü Savaş'ın adaylığı milli mesele haline geldi.

Seçmenler bu tuhaflıklara nasıl bir tepki verecek

CHP'deki aday belirleme krizleri biraz da İmamoğlu'nun kendisine yakın bir başkanlar ekibi kurma endişesine dayandırılıyor.

İnsanlar bu sebeple Ekrem İmamoğlu'nu cezalandıracak mı

İmamoğlu, Şükrü Genç'i ya da Gürsel Tekin'i küstürmesi sebebiyle oy kaybedecek mi

Yoksa muhalif seçmenler "Biz muhalifiz, muhalefet kazansın, iktidar kaybetsin, muhalif siyasetin önü açılsın" temennisiyle, armudun sapına, üzümün çöpüne bakmadan İmamoğlu'na mı oy verecekler

Kentsel dönüşüm belediyelerin altından kalkabileceği bir iş değil. Ağırlıklı kısmı yasamayla ilgili.

Vatandaşı dönüşüm konusunda uzlaşmaya zorlayacak bir mevzuata ihtiyaç var.

Sonra da yüzbinlerce konutun kısa bir sürede inşa edilmesi için merkezi hükümetin bütçe desteğine.

Şu anda, merkezi iktidarın 20 küsur yıllık ihmali Toki'deki konut inşa etme skoru sayesinde Cumhur İttifakı'nın adayı Murat Kurum'un avantajı haline geldi.