'Camiler dolu, yolsuzluk azgın'

"Eş'arilik, "Reopening Muslim Minds"ın (Müslüman Zihinleri Yeniden Açmak) en önemli eleştiri objesi" cümlesiyle bitirmiştim geçen pazar yazdığım yazıyı.Hanbeliliği (ya da hl-i Hadis'i) eleştiri objesi olarak Eş'ariliğin arkasına ekleyebiliriz.Mutezile ise kitabın başından sonuna kadar pozitif unsur.Mustafa Akyol bu üç ekolün meselelere bakışını George F. Hourani'nin özlü tasnifini alıntılayarak tarif etmiş."Mutezile bilginin iki kaynağı olduğunu kabul etmiştir; 'Vahiy ve bağımsız akıl' Eşarilere göre formül 'Bağımlı akılla desteklenmiş vahiy' şeklindedir. Hanbelilere göre ise "Sadece vahiy" şeklinde."Bir şeyin 'iyi' ya da 'kötü' olduğuna dair bilginin kaynağı nedir öyleyseVahiyle mi biliriz iyiyi ve kötüyü yoksa başka türlü de bilebilir miyizAkyol Aristo'nun iyi veya kötüye dair görüşlerinden başlayarak konuyu tartışmış.Eş'ari bakışaçısını Bakıllani'den aktarılan şu cümle özetliyor:"Fiiller sadece vahiy sebebiyle kötü olur. Eğer vahiy onları kötü olarak nitelemiyorsa kötü olmazlar."Eş'ari'ye göre "Yalan söylemek yanlıştır, çünkü Allah yanlış olduğunu söylüyor. Eğer Allah yalanı emretseydi aksi bir görüş olamazdı."Mutezile'ye göre iyiliğe teşekkür etmek ya da insaflı olmak kendi başlarına 'iyi'dir ve bunu akıl yoluyla insanlar bilebilir.Dolayısıyla dinden bağımsız olarak bir ahlakın varlığından söz edilebilir. Öte yandan, oruç, namaz gibi ibadetleri, neyin yenip neyin yenilmeyeceğini ancak vahiyle bilebiliriz.Taraflar birbirlerini sapıklıkla, şirkle, küfürle itham etmedikleri sürece güzel tartışmalar.Hatta trafik kurallarına uyup uymamanın, mesela kırmızı ışıkta durmanın veya durmamanın, otomobile binince kemer takmanın veya takmamanın iyi mi kötü mü olduğunu sorarak bu tartışmaya siz de katılabilirsiniz.Yoksullara yardım etmenin vahiyle tavsiye edildiğini bilmeyen birisi yoksullara yardım edince iyi mi yapmış olur kötü müBunu da sorabilirsiniz.Mesela Müslüman olmayan birisi iyilik yapabilir miYa da daha temel bir soru.Dinden bağımsız bir ahlak olabilir mi"Ahlaklı ve iyi biri olmak için Allah'a inanmak zorunlu mudur" sorusuna Msırlıların yüzde 99'u "Evet zorunludur" cevabını vermiş. Mısırlıları yüzde 98'le Endonezyalılar, yüzde 97'yle Ürdünlüler, yüzde 90'la Bangladeşliler yüzde 88'le Pakistanlılar takip etmiş. Aynı oran İsveçlilerde yüzde 10, Almanlarda yüzde 39 Amerikalılarda yüzde 57."Yani Müslümanların ezici çoğunluğu ahlakın dinden başka -akıl gibi, sezgi gibi- bir kaynağı olabileceğini tahayyül edemiyor.(Türkiye'de bir alan araştırmasında benzer bir soruya 'ahlaklı olmak için dindar olmak gerekmez' cevabı verenlerin oranının yüzde 70 çıktığını söylemişti. Araştırma üniversite veya meslek grubu gibi