Siyasi marangozluk mu diyelim, siyasi mühendislik mi
Ya da bir çeşit siyasi çevre düzenlemesi.
Memleketin en önemli meselesi nedir
Enflasyon mu
Terörsüz Türkiye mi
Yolsuzluk mu
Adaletsizlik mi
Hiçbiri mi
Memleketin manzarasına, iktidarın önceliklerine bakarsak doğru cevap hiçbiri.
Ama 'hiçbiri' memleketin en önemli meselesinin bu üç seçenekten biri olmadığını anlatır sadece.
Ne olduğunu anlatmaz.
'Hiçbiri'nin bir muhtevası olması lazım.
İktidarın önceliklerine baktığımızda, memleketin en büyük meselesinin müteakip Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak olduğu anlaşılıyor.
Diğer bütün önemli meseleler bu meselenin çözümüne katkı sağlama ihtimaline göre bir kıymet kazanıyor.
Mesela, 'terörsüz Türkiye' ülkenin terör belasından kurtulması açısından önemli ama DEM'in müteakip seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanı adayı olabilmesi için yasama desteği sağlaması daha önemli. Hele seçimde oy desteği sağlarsa 'nurun ala nur.'
Müteakip seçimi kazanmanın yolu, sağlıklı bir siyasi zeminde doğru icraat yapmak, yanlış yapmamak, memleketin sorunlarını çözmek, ekonomiyi onarmak, hukuk düzenini tesis edip adaleti adil dağıtmak ve milletin rızasını kazanmak şeklinde tarif edilebilir.
Bu pozitif yöntemdir.
Ekonomiyi bozarken ne yaptıysan tersini yaparsın.
Yargıyı bozarken ne yaptıysan tersini.
Adaleti, hukuk devletini bozarken ne yaptıysan tersini.
Yolsuzluğun tersi daha kolay. Artık yolsuzluk yapmazsın olur biter.
Fakat insanların, kurumların, siyasi partilerin kötü alışkanlıklarından vazgeçmeleri o kadar kolay değil.
Alışkanlıklarını bırakmak yerine negatif yolu tercih ettiler.
Memleketin birinci meselesi müteakip cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmak olduğu için 'Ekremsiz Türkiye'ye 'terörsüz Türkiye'den daha çok önem atfettiler.
İBB Başkanı İmamoğlu'nun siyaseti okuma kapasitesinde, siyaset üretme kapasitesinde 'tehlike' sezdiler.
Mevcudiyetini bir 'beka' meselesi olarak telakki ettiler.
Ama hepsi yolsuzluk operasyonuydu
Ah! Aziz İhsan Aktaş, CHP'yle çalışırken yolsuzluk yapmış. Ama bizimle çalışırken melaike gibiydi adam. Hala da melaike gibi, o yüzden ev hapsini kaldırdık, biraz temiz hava alsın.
Sizin kafanız karışık. Algınız bozulmuş. Bizim alıp vermelerimize, götürmelerimize ve getirmelerimize yolsuzluk diyorsunuz. Yanlış! Bizim yolsuzluklarımız yolsuzluk değil, bizimkiler icraat.