Kamu katılım bankaları birleşmiyor, ayrışıyor

Kamu katılım bankalarının birleşeceği haberleri düştü medyaya. Ama sanırım konu bir yanlış anlaşılmadan ibaret.

Kamu katılım bankaları birleşmeyecek. Fakat daha da büyük haberler var bu işte. Mesele daha derin daha stratejik.

Kamu sermayeli şirketlerin varlık yönetişiminde katılım finans ilkeleri bağlamında bir ayrışmaya gidilmesi gündemde.

Konu bir katılım bankasının planlanan halka arzında yatırımcılar için ilkesel kısıtlar ortaya çıkabileceği değerlendirmesiyle gündeme giriyor.

Bankanın sahipliğinin böyle bir halka arzda katılım endeksine dahil olunmasına engel oluşturduğu düşünülüyor. Katılım endeksi malum; katılım finans hassasiyeti olan yatırımcının hangi şirketlere yatırım "yapamayacağını" gösterir. Anlamı endeks içinde olan şirketlere yatırım yapılabileceği değildir, endeks dışında olanlara yatırım yapılamayacağıdır. O yüzden bir katılım bankasının endeks içinde olması beklenir.

Sorunu aşmak için Türkiye Varlık Fonu içinde yeniden bir planlama gündeme geliyor.

Kamu sermayeli katılım bankalarının Türkiye Katılım Finans Varlık Fonu unvanlı yeni bir fon altında yönetilmesi fikri ortaya çıkıyor.

Yani katılım bankalarının birleştirilmesi değil, yönetişiminin ayrıştırılması planlanıyor. Bu ayrıştırma için bir fonda toplanmaları sanırım birleştirme olarak anlaşılmış.

Birinci önemli haber şimdilik tek bir katılım bankasının halka açık olduğu borsada büyük bir değişiklik olacağıdır.

Normalde borsada her sektörden en az iki firma bulunur. Böylelikle yatırımcı kıyas yapabilme imkânı bulur. Ancak katılım finans sektörü için böyle bir kıyas imkânı bugün için yok. Kamu sermayeli bir katılım bankasının halka arzı durumu değiştirecektir.

İkinci önemli haber İstanbul'un bir küresel finans merkezi olması yolunda katılım finansa varlık fonu içinde yeni bir kas kazandırılmasıdır.