Araba devrilince yol gösteren çok olurmuş

31 Mart seçimleri geride kaldı.

Seçim süresince yürütülen kampanyalar, seçimlere katılım oranları gerek konvansiyonel medya gerekse de sosyal medyada yapılan paylaşımlar ve yazılar son derece büyük bir olgunluk ve hoşgörü içinde geçti.

Seçim günü de sandıklarda adeta bir demokrasi bayramı vardı.

Gerçi Ağrı başta olmak üzere bazı Doğu ve Güneydoğu vilayetlerimizde anayasal hakkını kullanmak üzere sandık başına giden asker ve polislerimize yönelik sözlü saldırılar olmadı değil.

Neymiş oy kullanan askerimiz Ağrılı değilmiş.

Sırrı Sakık seçim sandığının bulunduğu odada adeta terör estirircesine bağırıyor 'siz Ağrılının hakkını gasp ediyorsunuz' diye ve bir Allah kulu da 'sen kimsin de insanların anayasal haklarını kullanmasına mani oluyorsun' diyerek yapılan bu edepsizliğe cevap vermiyor.

Oysa kanun çok açık.

Türkiye'nin her yerinde görev yapan ve kanun gereği zorunlu olarak silah altına alınmayan profesyonel subay, astsubay, uzman erbaş ve onbaşıların oy kullanma hakları mevcut. Bu askerlerimizin üs bölgesinde, karakolda ya da kışlada görev yapması bu duruma mani değil.

Yargı, yaşanan olaylara özgürlüklerin kısıtlanması ve anayasal hakkın kullanılmasına mani olmak suçundan dolayı işlem yapmazsa yarın sandık başkanları dahil demokratik hakların kullanımı eşkıyaların tahakkümüne maruz kalır.

Gelelim seçim sonuçlarının değerlendirilmesine

Maşallah etraf siyasi deha doluymuş da meğer biz farkında değilmişiz. Eline kalemi alan, önüne mikrofonu koyan beylik nice laflar ederek nerelerde hatalar yapıldığını, nelerin yapılması gerektiğini Başkan Erdoğan'a ders verir eda ile biteviye yazıyor ve anlatıyor.

Oysa atalarımız boşuna 'araba devrildikten sonra yol gösteren çok olur' dememiş ama gel anlat, hepsinin cini şişeden çıkmış bir kere.

Bu yüzden dilerseniz ben bugün size emekliler, hayat pahalılığı, aday tercihlerindeki hatalar ya da doğrular demeyeyim zira son iki günden bu yana adeta bu analizlerden bunaldım, bunaldık.

Bu yapılan değerlendirmelerin hakikati yansıtmadığını falan iddia etmiyorum sadece aynı şeyleri tekrar tekrar yazmak niyetinde değilim o yüzden konuyu güzel bir mesel ile bağlayalım.

Devesi çalınan bedevi