11 Temmuz 1995
Avrupa'nın tam da orta göbeğinde sadece Müslüman oldukları gerekçesiyle 10 bine yakın Boşnak Müslüman hem de BM askerlerinin gözleri önünde Ratko Mladic ve yanındaki Sırp barbarlar tarafından katledildi.
Daha sonra Müslümanları korumak maksadıyla Srebrenica yakınlarında bulunan Hollanda birliğinin Mladic'ten güvence alarak Müslümanları Sırp kasabının eline terk ettiği anlaşıldı. Daha da acısı masum insanları korumakla memur edilen Ton Karremans komutasındaki Hollanda askerlerinin, Boşnak Müslümanlar hunharca katledilirken sabaha kadar içerek sızıp kaldıklarının görüntüleri ortaya çıktı.
Ama durun bir dakika, bu ayyaş Hollanda askerleri ile alakalı bir cezai işlem falan uygulanmadı.
Şimdi hazır olun okuyacaklarınıza...
Bu askerlerin tamamı dünyanın gözü önünde Hollanda hükümeti tarafından bronz madalya ile taltif edildi. Hollanda hükümetine ise şimdi NATO Genel Sekreterliği görevine getirilen Mark Rutte başkanlık ediyordu.
Rutte, Hollanda askerlerinin ifası mümkün olmayan bir göreve gönderildiklerini ve Müslümanlar için yapabilecekleri pek fazla bir şeyin olmadığını söyledi.
Soykırım devam ederken sabaha kadar alkol banyosu yapan Hollanda askerlerini böyle muğlak ifadelerle nasıl temize çektilerse, yarın da dünyanın farklı coğrafyalarında katledilen Müslümanlar içinde benzer gerekçe bulmakta tereddüt etmeyecekler.
Bu arada hatırlatmakta fayda var, Srebrenica da katledilen Müslümanlar, Bosna katliamında katledilenlerin içerisinde çok küçük bir orana tekabül eder.
Bosna katliamında 250 binden fazla Müslüman Boşnak dünyanın gözü önünde sırf Müslüman olduğu için katledildiler ve Batı bunu konforlu koltuklarında kahvesini yudumlayarak izlemeyi tercih etti.
Daha sonra Alija'nın mücahitleri Bihaç bölgesi dahil kahramanca direnmeye başlayınca Bosna'ya Dayton Barış Anlaşması dayatıldı. Alija merhumun baldıran zehri içercesine imzaladım dediği Dayton Anlaşması, Bosna'ya barış filan da getirmedi.
En ucuz kan Müslüman kanı
Bosna soykırımı öncesinde ve sonrasında Çeçenistan'da, Kosova ve Makedonya'da, Felluce'de, Kerkük'te, Bağdat'ta, Halep'te, Hama ve Hums'ta, Hocalı'da ve tüm Karabağ'da, Somali'de, Libya'da, Sudan'da, Yemen'de ve buraya yazamayacağım onlarca İslam beldesinde oluk oluk Müslüman kanı akıttılar.
Şimdi de bir toplama kampına dönüştürülen Gazze'de, hem de dünyanın gözü önünde ahlaksız katil sürüleri tarafından bir soykırım yapılıyor. Batı desteği ile sürdürülen soykırımın hala ne kadar süreceğine de katil İsrail devleti karar verecek.