O masalarda boşuna MİT pazarlığı yapılmamış

Dünden bu yana İran'ın Kirman şehrinde meydana gelen saldırıyı konuşuyoruz.

Saldırıyı kim yaptı ve saldırıdan ne tür bir fayda umuldu

Çok gecikmeden saldırıyı DEAŞ terör örgütü üstlenmekte gecikmedi. Kirman şehrinin Afganistan ve Pakistan sınırına olan yakınlığı dikkate alındığında bölgede etkin olduğu bilinen DEAŞ'ın Horasani kolunun mezkûr saldırıyı gerçekleştirmiş olma ihtimali elbette yüksek lakin artık hepimiz de iyi biliyoruz ki DEAŞ sadece DEAŞ'tan ibaret değildir.

Ortadoğu başta olmak üzere etrafımızdaki tüm coğrafya, terör örgütleri üzerinden yeniden şekillendiriliyor ve bu yeni bir strateji değil.

Sınırlarımızın hemen dibinde bir terör devleti oluşturma projesi de DEAŞ vesile kılınarak oluşturulmak istendi. DEAŞ, Suriye ve Irak'ta demografinin değiştirilmesinde bir şiddet unsuru olarak kullanıldı ve PKKYPG terör örgütüne bu vesile ile alan açıldı.

DEAŞ'a karşı mücadele ediliyor safsatası üzerinden Suriye PKK'sı YPG silahlandırıldı ve silahlandırılmaya devam ediyor.

Türkiye kamuoyu uzunca bir süre DEAŞ saldırıları ile esir alınarak hükümetler DEAŞ ile işbirliği yapmakla suçlandı.

Ne zaman Türkiye DEAŞ'a karşı tarihin en kapsamlı kara harekatını başlattı tüm maskeler de işte o zaman düştü. İçerideki muhalefet Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında şehit düşecek her Mehmetçiğin hayatından hükümet sorumludur derken, Kemal Kılıçdaroğlu ise bizzat TSK'ya seslenerek 'Suriye'ye girme emrini dinlemeyin' diye çağrılar yaptı.

DEAŞ'ı küresel bir terör örgütü görmelerine rağmen Türkiye'nin El Bab bölgesinde DEAŞ'a karşı icra ettiği operasyonları asla tasvip etmediler. Unutmayalım, Akil Tepesi bölgesinde verdiğimiz şehitler Türkiye'nin bu uyarıyı dikkate almaması üzerine gerçekleşmiştir.

Konunun Kirman ile bağlantısı nedir

Türkiye, Kirman saldırısından bir hafta önce DEAŞ hücrelerine yönelik bir operasyon başlattı.

MİT, DEAŞ'ın Türkiye yapılanması olan Selman-ı Farisi Taburu sözde istihbarat sorumlusu Abu Yakin El Iraki ve Muhammed Hilaf İbrahim'in Türkiye'deki sinagog ve kiliselere, Abdullah El Cumeyli'nin ise Irak Büyükelçiliği'ne yönelik eylem hazırlığında olduğunu tespit etti.

Gerçekleştirilen operasyonlarda ise 29 kişi yakalanarak büyük bir facianın önüne geçildi.

Tüm bunlar ne anlama geliyor

Şayet Türkiye DEAŞ dahil tüm terör örgütlerine yönelik kapsamlı bir mücadele içerisinde olmasaydı, bu örgütler üzerinden yapılacak manipülasyonlara açık halde bulunmaya devam edecekti. Hatırlayalım, Türkiye ne zaman bir konuya ayak direse terör saldırıları ile terbiye edilmeye çalışıldı.