Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış, terör örgütü ile olan bağlantısı nedeniyle dün görevinden alındı ve yerine kayyum atandı. Bu vesileyle kayyumlar konusuna bir defa daha değinmek elzem hale geldi.
Kayyum konusunu ele alırken iç içe geçmiş ve her birisi ayrı değerlendirilmesi gereken konuların var olduğunu öncelikle belirtmek isterim. Aksi takdirde bir sepete doldurulmuş konuların toptancı bir şekilde değerlendirilmesi bizi doğru sonuçlara götürmez.
KAYYUM NE DEMEK
Genelde belli bir işin, tesisin, malın belli bir süre yönetilmesi ya da belli bir işin yapılması için resmi makamlarca yetkili olarak görevlendirilmiş kimse için kullanılan kayyum kelimesi, hayatımızın birçok boyutunda karşımıza çıkıyor ve sadece bize mahsus bir konu da değil.
Yönetilmez hale gelmiş şirketlerden oturduğumuz apartmanlara varıncaya kadar kendisine oldukça geniş alan bulan bir kavram kayyum, lakin halk tarafından seçilmiş bir kişinin görevden el çektirilerek yerine devlet tarafından bir yetkilinin atanması bu kolaylıkla izah edilebilecek bir konu değil.
Demokrasilerde kayyum konusunun bir anomali olduğunu ve bu anomalinin süreklilik hali kazanmasının kabul edilmez olduğunun bu vesile ile altını bir kez daha çizmek isterim.
NEDEN ANOMALİ
Çünkü daha üç ay önce milletin iradesine başvurulmuş ve millet, yaşadığı kentlerin yönetimlerini seçtikleri kişi ve meclislere devretmiş. Aradan geçen üç ay sonra siz bu kişiyi görevden alarak yerine bir devlet görevlisini koymuşsunuz.
Bu bir garabet değil mi
İşte tam burada konunun bir de diğer tarafına bakmak lazım gelir.
Karşınızda demokrasiye ve demokratik değerlere saygı duyan bir yapı yok.
Ya kim var
Terör örgütünün yapılanmasında görev almış, örgüt için haraç toplamış, teröristleri evinde saklayıp terörist cenazelerini organize etmiş, yakınlarını belediyelere onur ailesi diyerek yerleştirmiş bir zihniyet var.
31 Mart seçimlerinde anayasal hakları gereği oy kullanmak için seçim sandığına giden profesyonel askerlere 'Siz Ağrılı mısınız' diye bağırarak ham kabadayılık yapan ve vatandaşların anayasal haklarını engellemeye kalkan bir Sırrı Sakık zihniyeti var.
Muş'ta kendisine oy vermeyen vatandaşlara 'Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattığınız o keleşleri size çevirmesini biz çok iyi biliyoruz'