Dün Ankara'ya yine olağanüstü miktarda yağmur yağdı.
Keçiören'in bazı bölümleri sel altında kaldı, Sincan'da ise devrilen reklam panosu altında kalan gencecik bir vatandaşımız hayatını kaybetti.
İklim değişikliği ile birlikte her şeyin bir anda olup bittiği yağmur, fırtına ve seller ile karşı karşıyayız. Sanırım belediyelerden devletin en tepe noktasına kadar tüm planlar bu afet durumu ile başa çıkacak şekilde yeniden revize edilmelidir.
Aksi takdirde Kastamonu Bozkurt'taki selden, Marmaris'teki orman yangınlarına biteviye koşmakla tüm enerjimizi tüketiriz. Özellikle son beş yıl içinde dünyanın her yerinde daha sık görmeye alıştığımız orman yangınlarına karşı Orman Genel Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın direktifleri doğrultusunda çok daha sıkı önleyici tedbirleri sahaya sürmeye devam ediyor.
Bunlar gelecek dönem içerisinde yapılacak olan stratejik planlamalara dair olan hususlar.
Ya bugün
Eğri oturup doğru konuşmanın zamanı çoktan geldi ve geçti.
Binbir emeklerle alt yapı sorunlarını çözdüğümüz belediyelerde hizmet ve geleceği planlama anlayışı maalesef yerine popülist söylem ve icraatlara bıraktı.
Siyasi parti farkı gözetmeksizin musluğundan suyu akan ve kör topal da olsa çöpü toplanan kitlelerin yerel yönetimlerden beklentileri çalgı çengi belediyeciliğine dönüştürüldü.
Son beş yıl içinde ne İstanbul ne de Ankara'da var olan içme suyu kaynaklarını artırmaya matuf anlamlı bir yatırım yapılmadı. Su tasarrufuna dair kayıp kaçak oranlarını azaltacak ve vatandaşı daha az su tüketmeye teşvik edecek kayda değer tek bir kampanyaya bugüne kadar rastlamadık.
Rastlamadık ama 31 Mart seçimleri öncesi çok büyük bütçeler harcanarak tüm Ankara'nın bir hafta içerisinde nasıl Mansur Yavaş posterleri ile doldurulduğuna dair kampanyalara hep birlikte şahit olduk.
Gelelim dün geceki afete
Birden bastıran ve metrekareye beklenilenin üzerinde düşen yağmur ve sonrasında oluşan seller sadece bize mahsus değil lakin hala yaşadığımız cadde ve sokaklarda şu an dahi içinden otlar fışkırmış ya da üzeri asfalt ile kapatılmış sayamayacağımız kadar yağmur mazgalı olduğuna üzülerek ve hayretler içerisinde şahit oluyorum.
Neden hayret ediyorum
Hem yazılı ve görsel medyada hem de sosyal medyada Ankara'da yağmur kanallarının periyodik temizliklerinin neden yapılamadığına dair sayısız haber çıktı.