Erdoğan'a ihtiyaç bitti mi

Günlerdir Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, CHP lideri Özgür Özel'i kabulüyle başlayıp, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ziyaretiyle süregelen 'siyasette yumuşama'sürecini tartışıyoruz.

Hoş, Özgür Özel"Yumuşama değil, normalleşme"dese de, kitlesi bunu'yumuşama'olarak değerlendirip, Özgür Bey'in politikasına öfke kusuyor.

Muhalif kanallarda"Zafer önemlidir ama elde ettiğin zaferi nasıl kullandığın daha önemlidir"yorumları yapılıyor.

Düne kadar'kutuplaştırıcı'olarak iktidarı hedefe koyan yüzler, bir CHP genel başkanının 8 yıl sonra Erdoğan'la, 7 yıl sonra Bahçeli ile yapılan sohbeti bile içine sindiremeyip,"Cumhuriyet AK Partisi oldunuz"yorumları yapıyor.

Nasıl bir kin, nasıl bir öfke!

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçiminde değil,mahallîseçimlerdebirinci partiolmanın getirdiği şımarıklıkla söylenenlere bakınca,"Demek ki iktidarı ele geçirseler neler söyleyecek, neler yapacaklar"dedirten bir tablo var tam karşımızda.

Sadece'ılımlı hava'şeklinde değerlendirilen ziyaretlerde bile CHP kitlesinin memnuniyetsizliği ortada

Oysa görüşmelerin içeriğine bakıldığında,"31 Mart'ın birinci partisi olma sorumluluğunu yerine getirdiğini"söyleyen Özgür Özel'in aktardığı talepler nedir

Gezi darbe girişiminden hüküm giyen Osman Kavala ve Can Atalay'a, 28 Şubat darbesinden cezaevinde yatan paşalara özgürlük!

Avrupa özellikle Kavala'yı çok soruyormuş, bir an önce bırakılmalıymış.

'Kutuplaştırma'suçlamasındaki vurguyu tekrarlayacak olursak,düne kadar 'iktidar yargıya müdahale ediyor'suçlamasını ağzına sakız yapanların, bu defa'yargıya müdahale edilmesi'talebine şahit oluyoruz doğrudan.

Yine aynı vurguyla devam edersekdüne kadar"Demokrasiyi biz getirdik"diyenlerin, demokrasiyi yok etmek için darbeye kalkışanları kurtarmaya çalıştıklarını görmek, CHP'nin nasıl bir 'parti' olduğunun kısa özeti olsa gerek.

Peki bu talepler kimin adına dile getirilmekte bizzat Özgür Özel tarafından

Avrupa'nın

Yani Batı'nın.

Özgür Özel'i günlerdir yerden yere vuran CHP'li kitleden herhangi birinin"Biz müstemleke miyiz de Batı'nın taleplerini savunuyorsun"dediğine şahit oldunuz mu

Olmazsınız.

Tam aksine öfkeleri ne için

Batı ve İsrail adına ülkemizde iktidarı devirmeye çalışanların yargılanmalarını, hak ettikleri cezayı almalarını sağlayan Cumhur İttifakı liderleri ile görüşülmesine!

İşteCHP zihniyetidenen şey, tam da budur.

Aklıselimin hâkim olduğu bir ülkede, ülkemiz için en büyük tehdit olan 'siyonistlerin taşeronu' PKK ve FETÖ terör örgütleriyle ve yine onların kuklası darbecilerle mücadelede iş birliği yapıp yapmayacaklarını sorgulamamız gerekirken, oturmuş tam aksi talepleri 'normal' isteklermiş gibi geçiştiriyor, bu taleplerin dile getirildiği görüşmeleri siyasette 'normalleşme', 'yumuşama' düzeyinde ele alıyoruz!

Hem de Gazze'de milyonlarca insan, sırf Müslüman oldukları için çocuk, bebek ayırt etmeksizin katledilirken

Gazze'de uygulanan Batı destekli soykırım devam ederken, hiç utanmadan bize Batı'nın taleplerini 'sömürge ülkesiymişiz gibi' dile getiren 'birinci parti' liderinin eleştirildiği mevzuya bakın

Niye 'AKP' iktidarı ile sıcak pozlar veriyormuş!

Bu şirazesi bozuklara göre 'seçilmiş' iktidarla diyalog kurmak bile suçmuş...

Onlar müzakere değil, mücadele edermiş!

Bak, bak, bak!

Nasıl bir mücadeleden söz ediyorlar peki

Gezi, 28 Şubat, 12 Eylül, 27 Mayıs gibi mi

Onlar bu kadar açık söylemez, ben dillendireyim; fırsatını bulursanız İsrail'in Gazze'de Filistinlilere yaptıkları gibi mi

Abarttığımı düşünüyorsunuz, cevap vereyim.

Bu zihniyette olmasalar, Mossad ve Batılı istihbarat örgütlerinin kuklası FETÖ ve Siyonistlerin üzerimize saldığı azılı terör örgütü PKK ile ilişkilerini normalleştirme gayretini bu denli gözümüze sokup, aynı amaca hizmet ederler miydi

En az Siyonistler kadar Müslümandan nefret etmeseler, daha iki gün önce TBMM kürsüsünden"1400 senelik zulüm"derler miydi

Suriye ve hatta Irak sınırımız boyunca ABD tarafından İsrail adına 'teröristan' kurdurulmak istenen PKK'ya yapılan her operasyona karşı çıkan, sınır ötesi operasyon için getirilen tezkerelere TBMM'de 'Hayır' oyu veren, terör örgütünün Suriye yapılanmasına"Sınırımızda DEAŞ olacağına YPG olsun. Bunlar daha seküler","YPG bize mi saldıracak"güzellemeleri yapan CHP'den bahsediyoruz, ötesini konuşmaya gerek yok.

(Bu arada, DEAŞ'ın da coğrafyamızda saldırmadığı tek ülkenin İsrail olduğuna dikkat çekeyim, gerisini siz yorumlayın.)