Bu başlığın altında konuşulacak o kadar çok şey vardır ki. Hem de hiçbirisi, sade suya tirit cinsinden; boş sözler, meselesizlik korkaklık, idraksizlik, mesuliyetsizlik ve küçük insan olmanın kokusunu bile üzerinde taşımayan sözlerdir.

Hakikat arayışı sadece haddini, sahici olarak bilenlerin harcı bir eylemdir.

Hikâyesini başkalarının yazdığı kişilerin hayaline ve hatırına gelebilecek bir şey değildir. Onlar, hikâyecinin, onlara masal formunda anlatmaya başladığı oyalayıcıların oyalamasını yeterli buldukları için, bir arayış ve talep sahibi değildirler.

Onlar, akıl etmenin, hayatın olmazsa olmazları arasında, üst sıralarda yer aldığını gerçek olarak bilmedikleri için; zanlarına hitap eden ezberlerle iktifa eder ve bunlarla konformist bir hayat yaşadıkları zannı ile de tatmin olurlar.

Fail ve özne olmak; mesuliyet almak, tekellüf altına girmek, emek ve çaba sarf etmek, cesaretle risk almak, teşebbüs etmek, irade beyanında bulunmak, kemal için çalışmak, rüşt sahibi olmayı dilemek, inanmak ve mücahede etmek gibi hususları gerçekleştirmeyi zorunlu kıldığı için; nefislerinegoların bunlardan hiç hazzetmemesinden dolayı; insanların bir bölümünce tercihe şayan olmayıp yerine edilgen nesneler yani köleler olarak yaşamakla yetinilebilinmektedir.

Şimdi soracaksınız "hangi aklı başında, onurlu, şerefli insan bunları kabul edip, bile isteye yaşayabilir" diye.

Hakikat diye bir olgunun varlığından, değerinden, anlamından ve fonksiyonundan haberi olmayanlar için elbette bunların bir kıymet-i harbiyesi olmayacaktır. Bu nedenle, bu mana ve ilkelerin yokluğunu; insan olabilmeyle, onurla, şerefle irtibatlandırmayacaklar; yerine zan ile imal edilmiş anlam, ilke ve değerlerin tarifleriyle şerefli olmanın peşinde, şeref aradıkları arasında değer dilenciliğini normal kabul edeceklerdir.

Süleyman Akıllı-Kocaeli

ŞİİR

Hayaller

Gökyüzü ne kadar büyük, uçsuz bucaksız

Ulaşılamayan imkânsız hayaller gibi

Zifiri karanlıkta dahi gökte parlayan ay

İmkânsız hayallerle dalıp gitmek gibi

Hayaller belki de hayal olduğunda güzeldir

Ulaşılamayan, imkânsız, zor hayaller olarak

Belki de güzel olan hayal değil ümittir

Her türlü imkânsızlıkta bile güzel düşünmektir

Geceler ne kadar uzun ne mutlu tadını çıkarana

Hayaller de böyledir upuzun ne mutlu sabredene

Geceler onlar için yaratılmış gibi ki onlar

Hayallerine sımsıkı tutunup ümidini yitirmeyenlerdir

Her sabrın bir sonu vardır elbet kimi zaman

Güneş batınca ortaya çıkan ay misali