Günlük

Seksenler doksanlar çocuğu iseniz kesinlikle hayatınızda bir günlüğünüz olmuştur. Hani gizlice yazıp, sonra kilidini takıp giysilerinizin arasına sakladığınız o esrarengiz defter...

Bizim için o zamanlar özel bir meşgale... Sahi neden olmasın Sadece biz yazıyoruz ve okuyanı olmayan bir defter. Bütün derdimizi, tasamızı, heyecanımızı özgürce yazıyoruz. Kimsenin okuyacağını bilmediğimiz bir rahatlık ile... Şimdi ise tam tersini yapıyoruz. Herkes görsün diye bütün mutluluğumuzu büyük puntolarla herkesin gözünün önüne seriyoruz. Ama sadece mutluluğumuzu. Zira kimse mutsuzluğunu paylaşmıyor bu sosyal âlemde. Ancak tripli birkaç paylaşım yaparsan, senin birine kızgın veya kırgın olduğunu tahmin edebilirler. Sonra derler "Bunu kimin için paylaştı acaba Yoksa benim için mi" Trajikomik bir hadise. Neyse biz konumuza dönelim, şu sosyal medya öyle canımı sıkıyor ki, geçmişe dair ne yazmak istesem konunun ortasında eğrelti otu gibi önünde bitiyor.

Şimdi size desem, silin sosyal medyalarınızı.

En yakın kırtasiyeye gidip kendinize özene bezene bir günlük seçin. Sahi bulabilir misiniz Belki tedavülden kalkmıştır. Ancak ajanda bulabilirsiniz. Güzel bir ajanda seçin kendinize. Bugünden sonra bütün mutluluğumu, acımı, tasamı bu deftere dökeceğim diye kendinize söz verin. Hatta şöyle aynı eskisi gibi başlayın yazıya:

"Sevgili günlük, bugün sosyal medya hesaplarımı sildim. Seninle yeniden dostluk kurmaya karar verdim. Zira geçen yıllar ile beraber dostluk kavramı unutuldu, o yüzden seni kendime en yakın dost seçtim. Biliyorum ki sen beni yargılamadan, usulca sözümü kesmeden, tepeden bakmadan dinleyecek tek kişisin. Sana teşekkür ederim. Ne çok özlemişim yarenliğini, bundan sonra sık sık yazacağım" diye yazarak devam et... Gerisi sana kalmış. Bak ne büyük rahatlık. "Beğenecekler mi bu yazdıklarımı" derdi yok, "kime laf göndersem" derdi yok, "aman nazar değer mi bu paylaşımımdan silsem mi" diye tasalanmak yok :)) meydan senin, tasalanma. Hadi bakalım sana kolay gelsin. Yapabilirsen tebrikler. Yaptı isen maşallah :)

Âmine Kübra Salar

ŞİİR

Aşk mıdır

Aşk mıdır beni sana yaklaştıran

Yoksa gözlerin midir beni baştan çıkaran

Sözlerin midir aşka bu kadar yakışan,

Yoksa ellerin midir kışı yaza yaklaştıran...

Beni o görünmez ateşinle yakarken

Dinle aşkla bağıran âşığını...

Senin gözlerinin içi varken,

Ben n'apayım Paris'te gün batımını...

Yalan sevgilim inanma ellere.

İnanıp dillere bana sitem etme.