Mustafa Kemâl'in uydurma şecereleri ve hakîkî mensûbiyeti (122)

"(Şimdi) saat dokuzu beş geçiyor. Şu anda verilen 'tî' işareti ile bütün Ankarayı dolduran kalabalık ihtiram duruşundadır.

"Katafalktaki tabut bu ihtiram duruşunu müteakip 12 er tarafından alınmış ve muvakkat kabir önünde bekleyen top arabasına verilmiştir. Bu dakikada şehrin üç merkezine yerleştirilmiş olan toplar ateş etmektedir. Bu top atışı beşer dakika ara ile merasim sonuna kadar devam edecektir.

"Yine şu anda, sayın Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, refakatlerinde Atatürk'ün hemşiresi bayan Makbule Atadan, Büyük Millet Meclisi Reisi Refik Koraltan, Başbakan Adnan Menderes, Bakanlar heyeti, Genelkurmay Başkanı, Ankara valisi, Ankara Belediye başkanı olduğu halde muvakkat kabirde bulunmaktadırlar ve tabutun top arabasına verilişini takip etmektedirler.

"Saat dokuzu on beş geçiyor. Yürüyüş, Riyaseti Cumhur bandosunun çaldığı matem havası ile başlamış bulunmaktadır. En önde merasim komutanı, arkasında da Harbokulu bandosu vardır. Bunu şu sıra takip etmektedir:

"Sancağı ile Harbiye alayı, Deniz Harb Okulu bölüğü, Hava Harb Okulu bölüğü, izci alayı, Riyaseticumhur bandosu, 12 generalin refakatindeki top arabası, madalyayı taşıyan Amiral, Cumhurreisi, Başyaver ve üç yaveri, Büyük Millet Meclisi Reisi, Başvekil, eski Cumhurreisi, Riyaseticumhur erkânı, kordiplomatik, Bakanlar Heyeti, Büyük Millet Meclisi üyeleri, Atatürkün mesai arkadaşları, dördüncü dereceye kadar askerî erkân, dördüncü dereceye kadar mülkî erkân, vilâyetler murahhas heyetleri, dernekler ve bir piyade taburu.

"İki piyade, bir süvari, bir deniz alayı bando ve sancaklariyle birlikte kortej yolu üzerinde ihtiram duruşunda bulunmaktadır. Uçak filoları da havadan korteje iştirak etmektedirler.

"[Programın geri kalanına gelince:]

"Kol başında bulunan alay, Anıt-Kabre geldiği zaman, Anıt-Kabrin dışındaki meydanda yer alacaktır. Top arabası merdivenlerin önüne gelince, tabut, tabut taşıyıcı erler tarafından alınacak ve 12 generalin refakatinde mozole önünde hazırlanmış olan kürsüye getirilecektir. Bu arada korteje dahil zevat mozole önündeki yerlerini almış bulunacaktır.

"Cumhurbaşkanının söylevlerini müteakip tabut mozole şeref salonuna dahil olduktan sonra erler vasıtasiyle sol taraftaki galeriden aşağıya indirilerek esas mezar kısmına götürülecektir.

"Gerekli gömme işi alâkalılar tarafından ikmal edildikten sonra, protokol imza edilecek ve büyük bronz kapı kapanarak kilitlenecektir.

"Tabutun yanında bulunan 12 general ile madalyayı taşıyan amiral, madalyayı lahid şalının önüne koyarak, diğer generallerle birlikte taşın iki yanında yer alacaklar ve askerî korteje dahil olacaklardır.

"Korteji teşkil eden zevatın ziyaretinden sonra salon, bekleyen kıtaların ziyaretine açılacaktır." (Akşam, 10.11.1953, ss. 1 ve 2)

(Fotoğraflarla Etnografya'dan Anıtkabir'e, Haz.: Muammer Bedii Taylak, Ankara: TBMM Yl., 2021, 2. baskı, s. 175)

Cenâze kortejinden bir intibâ: Önde, Mustafa Kemâl'in İstiklâl madalyasını taşıyan amiral, onun arkasında Makbule Hanım ve onun da arkasında "Cumhûr Reîsi" Celâl Bayar yürüyor…

Makbûle Hanım'ın ısrârlı talebi üzerine, "Millî Şef" devrinde, 18 Şubat 1948 târihli bir şahsî kânûnla, kendisine, ağabeyinden mîrâs kalan aylık 1.000.-TL maaşa ilâveten, "vatanî hizmet tertîbinden" 1.000.-TL fazladan bir maaş daha bağlanmıştı. Bu "fevkalâde imtiyâzlı vatandaş"a ilâve 1.000 lira maaş bağlandığı zaman, şehîd yetîmlerine 2 ilâ 50.-TL ve I. TBMM Âzâlarına dahi 300.-TL maaş verilmekteydi ve bu bin lira, "Memleketin umûmî hayât standardının çok üstündeydi"… Makbûle Hanım, muhtelif resmî makâmlara gönderdiği istidâsında, "ağabeyinin bu aziz vatana yaptığı hizmetler" sebebiyle kendisine "vatanî hizmet tertîbinden bir geçim aylığı" bağlanmasını bir hak olarak ileri sürüyor, ayrıca ekine bir sıhhat̃ raporu iliştirerek "mâl̃ûl̃ ve acz hâlinde" olduğu iddiâsıyle kendine acındırmıya çalışıyordu… Bu "mâl̃ûl̃ ve acz hâlindeki" "fevkalâde imtiyâzlı vatandaş", 10 Kasım 1953'te ağabeyinin mumyalı naaşının Etnoğrafya Müzesi'nden "Anıt-Kabir Karârg̃âhı"na nakli merâsimine başından sonuna kadar iştirâk̃ etmişti…

***

10 Kasım 1953 Merâsiminde, tipik bir Kemâlperestin nutku

"Kemalist Rejimin Muhtelif Temsîlcilerinin Tapınış Beyânları" başlıklı 2. Alt Fasılda, Celâl Bayar'ın, 16 Kasım 1938'de, TBMM'de, Başvekîl sıfatıyle îrâd ettiği perestişkâr nutku nakletmiştik.

Ömrü boyunca, zamân zamân, bir huşû hissiyle, "Atatürk! Seni sevmek millî bir ibâdettir!" sözünü tekrâr eden Bayar, şimdi, "Cumhûr Reîsi"dir ve bütün bu tapınış merâsiminin başı olarak yine bir taabbüd zihniyet ve hissiyâtı içinde "Ebedî Şef"ini tebcîl, takdîs etmektedir: