Trump'ın kulağı

Bir insanın kabiliyet ve yeteneklerini keşfedemeden yaşaması, Mercedes marka lüks aracıyla sokakta seyyar satıcılık yapması gibi bir şey.Kendisini özel kılan bir yeteneği olmayan insan yoktur.Kendi potansiyelini bulamamış insan vardır. Her insan özeldir ve kendine has özel yeteneklere sahiptir.Ve her insana kendi hayatında başrol verilmiştir ama milyarlarca insan ne yazık ki başkasının başrol oynadığı yerde figüran olmakla yetinir.Milyarlarca insan yeteneklerinin farkına bile varmadan ömrünü tüketir. Milyarlarca insan, aile, mahalle ve okul çevresinin etkisiyle, "Sen yapamazsın, senden bir şey olmaz" cümlelerinin dışına çıkmaya cesaret edemez.Milyarlarca insan kapasitesinin binde birini bile kullanamadan kendini fakir yaşamaya mahkûm eder.Ancak kendi kapasitesini keşfedip bundan faydalanmasını bilenler ise hem dünyayı hem de kendilerini güzelleştirir.Başkalarının hayatında figüran olarak oynamak yerine kendi hayatının başrolünü oynayan adamlardır bunlar.İşte onlardan biri.Sosyal medya kanalı Linkedin'de şöyle anlatmış kendini; "Bir gün kahve dükkanından çıkarken aklıma karton bardaklara çizim yapıp satarak dünyayı gezme fikri geldi. Karton bardağı seçme nedenim, her yerde fazla tüketiliyor ve kolay taşınabiliyor olmasıydı.Buraya 12 bardak çizerek geldim. Bir karton parçasına "Dünyayı gezmek için çizdiğim bardakları satıyorum. Bana destek olmak ister misiniz" yazdım. 7 bardağımı satabildim. Bunun karşılığında Makedonya'ya gidiş dönüş bileti aldım. Sosyal medyada beni, hayalimi ve sanatımı yansıtan "seyyahart" ismiyle içerikler üretmeye başladım. Bu sayede çizim yaparak 29 ülkeyi gezdim. Zamanla bardaklar dışında farklı yüzeylere de çizim yapar hale geldim. Binlerce bardak, yüzlerce termos ve pek çok yüzeye çizim yaptım. Dünyanın farklı yerlerinde çizim yapmak hayatımın anlamı haline geldi. Sevdiğiniz her neyse, hayatınıza bir anlam katıyorsa ne yapıp edin peşini bırakmayın. Bu tek kullanımlık bir bardak olsa bile. "Anne ve babasının iteklemesiyle liseyi çok zor bitiren birini tanıyorum uzun süre öncesinden.Liseyi bitirmişti ama kendine olan özgüvenini de yitirmişti.Anne baba askerlik dönüşü evlendirdiler ve evlerine yakın küçük bir işletmede işçi olarak hayata başladı.Uzaktan da takip ediyordum kendisini. O liseyi zor bitiren çocuk işletmede kısa sürede usta oldu.Bir süre sonra da işletmenin yöneticilerinden biri.Sonra işletme ekonomik krize girip kapanınca işsiz kaldı. Ama o işyerinde potansiyelini hem kendisi keşfetmiş hem de başkaları keşfettiği için özgüvenini kazanmıştıPiyasada ne iş olsa yapmaya başladı.Elinden her iş geliyordu; Badana boya, alçı, duvar, çatı, elektrik ve su tesisatı döşemesi, bahçe işleri. En son televizyon tamirciliği yaptığını duyduğumda şaşırmadım.Bunların hiçbirinin eğitimini almamıştı ama piyasada neye ihtiyaç varsa her işe gidiyor ve hepsini ustaca yapıp para kazanıyordu.50 yaşında kendine gelmişti.Dünya