Üstünlük ve saadetemir veyasaklar içindedir...

Peygamber efendimiz buyurdu ki: "İnsan ile Rabbi arasındaki perdeler, namaz kılarken kaldırılır."

Ümmîzâde Hasan Hilmi Efendi Osmanlı evliyasındandır. 1825(H.1240) senesinde Kastamonu'nun Azdavay ilçesinde doğdu. İlim tahsîli için İstanbul'a gitti. Mahmûd Paşa Medresesinde fıkıh, tefsîr, hadîs ve diğer ilimleri okudu. Abdülfettâh-ı Akrî hazretlerinin sohbetinde bulundu. Abdülfettâh-ı Akrî hazretlerinin vefâtı üzerine, icazet verdiği Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhânevî'ye bağlandı. Gümüşhânevî hazretleri ihtiyarlığı ve zayıflığı sebebiyle dergâhını ona teslim etti. Hasan Hilmi Efendi hocasının vekili olarak irşâd hizmetlerini yürütüp, Nakşibendiyye yolunun gereklerini yerine getirdi.1911 (H.1329) senesinde İstanbul'da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Muhammed Mâsum hazretleri Mektubatının üçüncü cildin onaltıncı mektûbunda buyuruyor ki:"İşitiyoruz ki,(ba's) yâni kıyâmet ve âhiret için şöyle söylüyorlar: (Gördüğümüz her canlı, topraktan hâsıl oluyor. Yine toprak oluyorlar. Meselâ topraktan sebzeler, otlar hâsıl oluyor. Bunları hayvanlar yiyor, et şekline dönüyorlar. İnsanlar bu sebzeleri, hubûbâtı ve hayvanları yiyorlar. İnsan şekline dönüyorlar. İnsandan da başka insan hâsıl oluyor. İşte kıyâmet budur) diyorlar. Bu sözler, kıyâmeti, öldükten sonra tekrar dirilmeyi inkâr etmektedir.İlhâdvezındıklıktır. Hadis-i şerifleri ve Kur'ân-ı kerimi inkâr etmektir. Yine işitiyoruz ki, (Bu gördüğümüz namazlar, câhiller için emredilmiştir. İnsanlar ve her şey ibâdet yapmaktadır. Kendileri bilse de, bilmese de, her mahlûk ibâdet yapıyor. Muhammed aleyhisselâm, namazı geri kalmış insanların kötülük, eşkıyâlık yapmamaları için emretti) diyenler bulunuyor... Şunu biliniz ki, namaz ve diğer ibâdetler için böyle söyleyenler, câhil ve ahmaktırlar. Peygamber efendimiz buyurdu ki:

(Namaz, dînin direğidir. Namaz kılan dînini yapmış olur. Namaz kılmayan dînini yıkmış olur)ve(Namaz müminin mîracıdır)yâni insanın Allahü teâlâya en yakîn olduğu zaman, namaz kıldığı zamandır. Ve