"Muhabbetin alâmeti itâat etmektir..."

"Sabır, şikâyet etmeksizin üzüntüye katlanmak ve sıkıntılara göğüs germektir." Mûsâ bin Mâhîn Mardînî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Mîlâdî on ikinci asırda yaşadı. Mardin'de vefât etti. Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin talebelerindendir. Çok kerâmeti görüldü. Peygamberimizi sallallahü aleyhi ve sellem çok görür, hallerinde hep Resûlullah'a uyardı. Bir kadın, dört aylık çocuğunu ona getirdi. Çocuğa duâ edince, çocuk yürümeye başladı. İhlâs sûresini çocuğa okuyup, ona da oku deyince, çocuk gâyet açık bir şekilde İhlâs sûresini okudu. Bu telkinden dolayı, gâyet güzel bir fesâhat ve ifâde güzelliğine kavuştu. Bu hâli uzun müddet devâm etti.Mûsâ bin Mâhîn hazretleri vefât ettiğinde, o çocuk otuz yaşında olduğu hâlde, aynı fesâhatle konuşuyordu.Bu mübarek zat buyurdu ki:"İyi olan, Allah adamları ile birlikte bulunmak, hayırlı bir iş yapmaktan daha iyidir, bunun gibi kötülerle ve İslâm düşmanlarıyla bulunmak, kötü bir iş yapmaktan daha kötüdür. İnsana en çok zarar veren günâh, kendi gibi olan insanları aşağı görmektir.""Allahü teâlâyı ibâdetler içinde en çok râzı eden ibâdet, zayıf ve mazlûmları sevindirmek ve rahatlatmaktır. İhtiyaç sâhibini hayal kırıklığına uğratmayan kimse, hakîkî derviştir. Cehennem ateşinin söndürülmesinin en iyi yolu, açı doyurmak, susuz olanın susuzluğunu gidermek, ihtiyaç sâhibinin ihtiyâcını görmek ve sefâlet içinde bulunanla dostluk kurmaktır.""Sabır, şikâyet etmeksizin üzüntüye katlanmak ve sıkıntılara göğüs germektir.""Ârif, ölümü dost, rahatlığı da düşman görür. Allahü teâlâyı devamlı hatırlamayı en büyük