"Kur'ân-ı kerîm, şefaatikabul edilen bir kitaptır"

"Bir kimse, kırk gün Allah rızâsı için ihlâs ile amel ederse, hikmet membaları, kalbinden diline fışkırır."

Nûreddîn el-Lahmî hazretleri tefsîr, kırâat ve nahiv âlimidir. 644 (m. 1246) senesinde Kâhire'de doğdu. Burada birçok âlimden nahiv ve kırâat ilmi ile hadîs-i şerîf öğrendi ve rivâyette bulundu. 713 (m. 1314) senesinde Kâhire'de vefât etti. Rivâyet ettiği hadîs-i şeriflerden bazıları:

"Kıyâmet gününde insanlardan bir kısmına, Cennete girmeleri emredilir. Bu kimseler Cennete yaklaşırlar. Kokusunu koklarlar. Cennetteki köşklere ve cenâb-ı Hakkın Cennetlikler için hazırlamış olduğu nimetlere bakarlar. Bu sırada, 'Onları oradan uzaklaştırın! Onların orada nasipleri yoktur'diye nidâ olunur. Bunun üzerine onlar da, büyük bir üzüntü içerisinde oradan geri dönerler. Onlardan önce bu şekilde geri dönen olmamıştır. Onlar şöyle derler: 'Rabbimiz! Keşke bize gösterdiğin mükâfatı ve dostların için Cennette hazırladıklarını göstermeden bizi Cehenneme atsaydın, bize daha kolay gelirdi.'Allahü teâlâ onlara; 'Bunu size göstermeyi ben istedim. Siz, sizi kimse görmediği zamanlarda bana karşı isyan edip günahlar işlediniz. Hâlbuki, ben sizi görüyordum. İnsanlarla karşılaştığınızda, onlara Allahü teâlâdan korkup itaat ettiğinizi hissettiriyordunuz. İnsanlara gösteriş yapıyordunuz. Kalbiniz benden gâfil idi. İnsanlardan korktunuz da, benden korkmadınız. İnsanlara tazimde bulundunuz, beni yüceltmediniz. Kötülüğü benim için değil, insanlar için terk ettiniz. Bugün mükâfattan mahrûm edilmenizle birlikte, elem veren azâbı size tattırıyorum'buyurur."

"Kur'ân-ı kerîm, şefaatçi ve şefaati kabûl edilen bir kitaptır. Kim ona uyarsa, onu Cennete götürür. Kim de onu terk eder, ondan yüz çevirirse, onu tepetakla Cehennem ateşine atar."