"Kıyâmet koptu(kabûl et) onun için ne hazırladın"
Bir kimse geldi ve Peygamber Efendimize"Yâ Resûlallah! Kıyâmet ne zaman" diye sordu.
Ebû Bekr Begâvî hazretleri Hadîs âlimlerinin büyüklerindendir. 214 (m. 829) yılında Bağdad'da doğdu. Pekçok âlimden ilim öğrenip büyük âlim oldu. Uzun seneler yaşadı. İlmi her yere yayıldı. 317 (m. 929) yılında Bağdad'da vefât etti. Hadîs ilminde hafızlık derecesine ulaşmış olup, yüzbin adîs-i şerîfi sened ve râvileriyle ezbere okurdu. İmâm-ı Nâfi' ve İbn-i Ömer (radıyallahü anh) yoluyla rivâyet etti: "Üç kişi bir arada bulunduğu zaman, üçüncüyü bırakıp ikisinin bir arada gizli konuşmasını, Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)menetti."Yine rivâyet etti ki: "Peygamberimiz bir adamın elinde altın yüzük gördü. Elinden yüzüğü çıkarıncaya kadar onu ikaz etti."Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları şöyledir:Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) rivâyet etti. Birisi Resûlullaha gelerek: "Yâ Resûlallah! Dünyalık elde etmek gayesi ile gazâya giden kimse için ne buyurursun" diye sordu. Resûlullah efendimiz"Onun için ecir(sevâb)yoktur"buyurdular. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) bu durumu Eshâb-ı kiram arasında anlattığı zaman onlar, "Belki sen bunu Resûlullah efendimizden iyi anlamadın" dediler. Bunun üzerine Ebû Hüreyre hazretleri tekrar Resûlullahın yanına döndü ve bu husûsu sordu. Resûlullah efendimiz: Üç kerre,"Onun için ecir yoktur"buyurdular.Nu'mân bin Beşîr (radıyallahü anh) rivâyet etti:"Kıyâmetin önü sıra, bazı fitneler ortaya çıkar. O zamanda kişi, mümin olarak sabaha çıkar, kâfir olarak akşamlar. Mümin olarak akşamlar, kâfir olarak, sabahlar. Bir topluluk, ahlâklarını, az bir dünyalık karşılığında satarlar."