Kabir amellerin sandığıdır, ölünce her şey ortaya çıkar

Hayattayken yapılan her şey ölünce ortaya çıkar. Neler olacağı o zaman görülür…

İbrâhim Bikâ'î hazretleri Şâfii mezhebi fıkıh ve tefsir âlimlerindendir. 809 (m. 1406) senesinde, Suriye'nin Bikâ' kasabasında doğdu. Şam, Kudüs'e ve Kahire'ye giderek nahiv ve fıkıh ilimlerini okudu. 885 (m. 1480) senesinde Şam'da vefat etti. Kitâb-ül-Müvânese adlı eserinden bazı bölümler:

Bekr bin Abdullah el-Müzenî buyurdu ki: "İbrâhim aleyhisselâmı ateşe atmak istedikleri zaman, bütün mahlûkat dediler ki: "Yâ Rabbi! Halilin ateşe atılıyor. Bize izin ver de, onun için yakılan ateşi söndürelim." Bunun üzerine Allahü teâlâ onlara: O benim halilimdir. Benim yeryüzünde ondan başka halilim (dostum) yoktur. Hem ben onun ilahıyım. Onun benden başka ilahı yoktur. Eğer sizden yardım isterse, ona yardım edin. Yoksa onu kendi hâline bırakın" buyurdu. İbrâhim aleyhisselâm ateşe atıldığı zaman Allahü teâlâ ateşe meâlen; "... Ey ateş! İbrâhim'e karşı serin ve selâmet ol!" (Enbiyâ-90) buyurunca, ateş o gün, şark ve garb ehline serin oldu."

Afv el-A'rabî anlattı: "Hasen-i Basrî'ye: "Gece teheccüd namazı kılmaya kalkanların durumu nedir" diye sorulunca; "Onlar Allahü teâlâ ile beraberdirler. Allahü teâlâ, onlara nûrundan bir nûr verir" buyurdu.

Ali bin Ebî Tâlib buyurdu ki: "Dünya geri dönüp gitmekte, ahiret ise gelmektedir. Fakat her ikisinin de talipleri vardır. Siz, ahireti isteyen, onun için çalışanlardan olunuz. Dünya peşinde koşanlardan olmayınız. Dünyaya kıymet vermeyenler (Dünyadan sadece zaruri olan ile yetinenler), yeri yaygı, toprağı yatak, suyu tayyib (helâl ve temiz bir rızık) edindiler. Cenneti isteyen, nefsinin arzu ve isteklerinden uzaklaşır. Cehennemden kaçınmak isteyen ise, haram olan şeylerden korunur. Dünyaya kıymet vermeyenlere bela ve musibetler hafif gelir. İnsanlar, onlardan bir kötülük görmeme hususunda emindirler. Onların kalbi mahzundur. İhtiyaçları hafiftir."