Ârifler, sevinçli iken, sıkıntı hâlinden daha çok korkar!

"Sevinç hâlinden, nefis de haz alır. Çünkü sevinç ve neşe içinde olur. Sıkıntı hâlinden ise nefsin payı yoktur."

Muhammed Zâfir Medenî hazretleri Şâzilî tarikatı şeyhlerindendir. 1244 (m. 1829)'da Libya'da Mısrâte kasabasında doğdu. Mağrib'e giderek Fas'ta Şâzeliyye şeyhi Mollâ Derkâvî'ye intisap etti. Sultan 2. Abdülhamid'in davetiyle İstanbul'a geldi ve 1320 (m. 1903)'te vefatına kadar İstanbul'da kaldı. el-Envârü'l-kudsiyye fî tenzîhi turukı'l-kavmi'l-aliyye isimli eserinde şöyle buyuruyor:

"Her sorulana cevap verenin, açıkça görülen her şeyi yorumlayanın, karşısındakilerin hâlini hesapetmeden her ilmi açıklayanın bu hareketleri, câhil olduğunu gösterir."

"Âhıret, mümin kullara mükâfat verme yeri olarak yapılmıştır. Çünkü bu dünyâ, onlara yapılacak ihsânlara müsait değildir. Çünkü mümin kulların değeri, mükâfatlarının fâni olan bir yerde verilmesinden üstündür!"

"Amelinin semeresini dünyâda görmek, âhırette makbûl olmaya işârettir."

"Allahü teâlâ katındaki kadrini, değerini bilmek istersen, seni hangi işlerde bulundurduğuna dikkat et!"

"İhtiyâcı olmadığı hâlde bir kimseye tâati nasîb eden Allahü teâlânın, bedene ve bâtına âit nimetlerde hiç eksiklik yapmayacağını bilmek lâzımdır."

"Âriflerin Allahü teâlâdan dileği, O'na hakîki kulluk yapabilmek ve Allahü teâlânın emirlerini yerine getirebilmektir."

"Dâima azîz olmak istersen, sakın geçici izzet ile gurûrlanma!"

"Âriflere sevinç hâli gelince, darlık, sıkıntı hâlinden daha çok korkarlar. Çünkü sevinç hâlinde, edebin hududunu gözetmek çok az mümkün olur."

"Sevinç hâlinden, nefis de haz alır. Çünkü sevinç ve neşe içinde olur. Sıkıntı hâlinden ise nefsin payı yoktur."