Yerde bulunan düğme

"Üzerine futbol topu deseni verilmiş düğmenin, bir meşin ceketten düşürüldüğü anlaşılıyordu!.."

Sabah henüz uyanmıştım ki jandarma telefonunun sinir bozan cırlak sesi uyku sersemliğimi alıp götürdü. O tarihlerde henüz dijitaller keşfedilmediği için telefonlar okul çanları gibi hatta daha da titreşimliydi. Ucundan hep kötü haber aldığımdan beni âdeta telefon fobisi sarmıştı. Nerede duyarsam duyayım sonraki yıllar bu sesten içime düşen korkuyu uzun zaman üzerimden atamadım. Çivril, olayı çok bir ilçe. Jandarma ve polise ait telefonlarım hiç durmazdı; bu fobi esas oradan kalma. Ahizedeki ses jandarma yüzbaşının sesiydi.

-Hayrola komutan, diye ümitsizce sordum.

- Gene bir çocuğumuz oldu savcım. (Adli olaylar için hep öyle derdi.)

- Çok mu yaramaz

- Maalesef efendim. Görükle yakınlarındaki arazide bıçakla öldürülmüş bir erkek cesedi görmüşler, biraz önce telefonla muhtar haber verdi.

-Hay Allah dedim kendi kendime, böyle olaylar hep de benim nöbetime rastlar. Hazırlık için gerekli talimatı verdim. Tıraş olup alelacele bir kahvaltıdan sonda adliyenin yolunu tuttum. Hükûmet Hekimi Dr. Bilge Hanım ve otopsi yardımcısı odamda bekliyorlar, kâtibi de alıp olay yerine hareket ettik. Kd. Başçavuş ve altı er benden önce oraya ulaşıp gerekli tedbirleri almışlar. Cesedin bulunduğu yer Görükle'ye yaklaşık 1 km uzaklıktaki tarlaların kıyısından geçen patika ve çalılık bir arazi. Zemin kuru. İlk bakışta, katille ölen kişi arasında zorlu bir mücadele geçtiği karmakarışık olmuş toprak yolun durumundan belli oluyordu. Ancak, yer kuru olduğundan belirgin bir ayak izi yok.