Arkadaşımı taklit edince...

Cami imamı o hâlimizi görünce şaşırarak "çocuklar ne yapıyorsunuz" diye seslendi...

Ömer Seyfettin'in çocukluk hikâyeleri olur da bizim yok mu Çocukluğumda bir tatil günüydü... Babam beni elimden tutarak en yakınımızdaki camiye götürdü. Hoca efendiyle konuştular.Benim dinîbilgileri ve namaz kılmayı öğrenmemi istiyordu. İmam Efendi babama dediki:

-Bir çocuk camide sıkılır. Konu komşu tanıdıklarınız varsa bir iki kişi daha gelebilirse daha iyi olur, kaynaşır çocuklar.

Bunun üzerine babam tanıdığı bir iki komşuya daha söyleyince biz camiye iki üç arkadaş olarak gitmeye başladık.

İmam Efendi kendisi çok iyi bir insandı ama bilmek başka öğretebilmek bir başka şeydi. O yıllarda bunu bilmiyordum ama büyüdükçe bu farkı çok iyi anlamaya başladım.

Ve unutamadığım o günü tebessüm etmek üzere sizinle paylaşıyorum. Camimizin imamı bize namazı anlatıyordu. Namazda kıyamı anlatırken bizleri ayağa kaldırdı. Her birimiz elimizi bağlayıp yönümüzü kıbleye dönerek kıyamda beklemeye başladık. O da bizim karşımıza geçerek kıyamın nasıl olduğunu anlatıyordu.

Bir ara baktım yanımdaki çocuk çişini tutamamış olacak ki pantolondan aşağı oracığı ıslatmaya başladı. Ama bunu henüz cami imamı görmemişti.

Ben de baktım o çocuk ayakta dururken altını ıslatıyor. Zannettim ki ayakta dururken böyle oluyor. Ben de biraz çişim gelmiş olacak ki ben de aynını yaptım. İkimiz de pantolonlarımızı ıslatmış, halıyı da kirletmiştik.

Cami imamı bizim o hâlimizi görünce şaşırarak "çocuklar ne yapıyorsunuz" diye seslendi. Altına kaçıran arkadaşım boynunu büküp mahcup bir şekilde hakkında verilecek kararı beklerken ben sanki marifetmiş gibi bir adım ileri çıktım ve dedim ki: