Müteahhit çok şaşırmıştı!
"Maraş'a döndüğümde müteahhit arkadaşa 'yapı ortaklığı'na giremeyeceğimi bildirdim..."
Kahramanmaraş'ta vazife yaptığım zamanlardı. Konut inşaatları yapan bir tanıdık vardı. O zamanlar, konut inşaatlarında "Yapı Ortaklığı" çıkmıştı. Yani, müteahhit kişi bir bina yapmaya karar veriyor ve buradan daire almak isteyenlerle inşaata ortaklık anlaşması yapılıyordu. Ben de o zaman kiradaydım. Müteahhit bizim akran iyi bir arkadaştı. "Yapı Ortaklığına" girmem için bana da söyledi. Yapacağı bina, şehir merkezinde, ana cadde kenarında oldukça avantajlı bir konumdaydı. Bana "Sen Yapı Ortaklığının muhasebesini tutabilirsin. Bir ödeme yapmana gerek kalmaz. Yapı ortaklığı ödemesi ile mahsuplaşırız!" gibi oldukça da makul ve münasip bir teklif getirdi.Bu "Yapı Ortaklığı" meselesi, memleket ekonomisinin bir türlü yakasından düşmeyen "enflasyon" sebebiyle ortaya çıkmıştı. Müteahhit, inşaata başladığında, icabında daireleri taksitle, temelden satabiliyordu. İnşaat birkaç sene devam ediyor, maliyetler durmadan artıyor, ama senedin üzerindeki rakam değişmediği için, alan kârlı, satan zararlı oluyordu...Neyse! Müteahhit arkadaşa teşekkür ettim. "Ben bir düşüneyim!" dedim...Niyetim; muhterem büyüğüm ve işverenim Enver Ağabeye danışmaktı. O yıllar Türkiye gazetesi temsilcisi olduğum için İstanbul'a toplantı için sık gidiyorduk.Müteahhit ile konuşmamızın akabindeki ilk toplantı İstanbul'da Fatih Draman'daki Mehmedağa Tesisinde Enver Ağabey toplantıya katılanlara dediler ki:"Sizlere bugün müjdeli bir haberim var! Arkadaşlarımızı ev sahibi yapmak için bir yapı kooperatifi kurduk. İsmi, 'İhlâs Yuva Yapı Kooperatifi'dir. Yani hem ihlâs ve hem de Yuva gibi iki hoş isimli bina topluluğu olacak inşallah! Herkese tavsiye ederim!" mealinde hitap ettiler.