Kantinde çay içmeyen genç...

İhlas Vakfının Erzincan'daki hizmetlerinde çalışırken 1995'te İhlas Vakfı Erzincan Erkek Öğrenci Yurdu açıldı ve ben de yurda müdür olarak atandım. Ülkemizin çeşitli şehirlerinden gelip yüksek tahsil yapan öğrencilere hizmet veriyorduk.

Doğudan, batıdan, kuzeyden, güneyden güzel yurdumun her köşesinden pırıl pırıl gençler geliyor ve onlarla yakinen tanışıyorduk.

Maddi durumu iyi olanların yanında sadece burs parası ile geçinen öğrencilerimiz de vardı. Bu kıymetli öğrencilere gurbetin sıkıntılarını unutturmak, ana ve baba özlemini bir nebze de olsa dindirmek onlara öğrencilik ve hayat yolunda rehberlik yapmak asli görevimizdi.

Yaklaşık 15 yılı müdürlük, geri kalanı danışmanlık olmak üzere 20 yılı aşkın bir süre görev yaptım. Öğrencilerimle ilgili o kadar çok tatlı ve bazen de hüzünlü hatıralarım var ki hani buradaki başlık gibi "yazsam hayatım roman olur" gibi...

Bir sene başı, yurdumuzda kalacak öğrenciler yerleştikten sonra hizmetli olarak çalışan ve aynı zamanda kantin hizmetlerine bakan Kemal kardeşim anlatmaya başladı.

Malatyalı bir öğrencim iyi huylu geçimli arkadaşları ile huzurlu bir öğrenci... İşte bu güzel öğrencim kantinde otururken bu hizmetli arkadaşım bu gencin hiç çay içmediğini görüyor ve sebebini soruyor.

-Kardeşim dikkatimi çekiyor sen kantinde hiç çay içmediğin gibi bir şey de almıyorsun. Sebebi ne acaba

Genç biraz da mahcup: