"Benden böyle abuk sabuk sözler beklemeyen hanım çok kırılmıştı, dalga geçmiştim..."
Arabasınaotostop yaparak bindiğim beyefendinin anlattıklarını paylaşmaya bugün de devam ediyorum..."Yavrumu okul bahçesinde gözlerim yaşlı uzaktan seyrettim hep... Şimdiki zorla uzaklaştırma filan değildi benimkisi... Ben o hâlimle kızımın karşısına çıkıp "ben senin babanım!" demeye utanıyordum. Yüzüm yoktu kızımın huzuruna böyle çıkmaya... Nereden bulaşmıştım bu illete. Kim bulaştırmıştı beni Artık üstü başı pejmürde rezil, sarhoşun tekiydim ben.Biraz ayık olduğum zamanlar içimi kaplayan pişmanlık duygularıyla yüreğim sızlıyor, pişmanlık zirveye çıkıyor çıldırasıya ağlıyordum...Dayanamayıp, hanıma telefon açtım bir keresinde. Dedim ki:"Hanım ne desen haklısın... Sana söz veriyorum... Sen gel ben içkiyi terk edeyim. Bu ayrılığa bir son verelim..."Hanım, insaniyet namına beni kırmamış kabul etmişti teklifimi... Ama ben sözümde durabilecek miydim Söz vermek kolaydı ama sözünde durabilmek kolay mıydı Buluşacağımız günün gecesi zil zurna sarhoş olmuştum... Kime içlendim, neye heveslendim; hangi duyguyla kime gönüllendim bilemiyorum. Açtım telefonu hanıma... Dedim ki:"Ben vazgeçtim. Gelmiyorum. Gelemem ben... İçkiyle arkadaş olmuşum ben!.. Anladın mı"Daha ne abuk sabuk sözler sarf ederek hanımımın kalbini kırdım kim bilir... Benden böyle bir hareket beklemeyen hanımım çok kırılmıştı. Kendisiyle dalga geçmiştim ben... Yani ona öyle gelmişti...