Yeter ki kazan doğursun

Seçim sonuçları ortaya çıktıktan sonra esprisini yapmıştık. 31 Mart'ta trafoya kedi girmemişti. Hiçbir oy çalınmamıştı. Hile hurda olmadı. Tertemiz bir seçimdi. Çünkü CHP kazanmıştı!

Peki önceki seçimler farklı mıydı Hayır! Ama CHP kaybettiği her seçimin ardından 'oylarımız çalındı' diye ortalığı ayağa kaldırdı.

CHP yandaşı yazar çizer takımı da yaygara çıkaranlar arasındaydı.

Demem o ki 'kazan doğurduğu' sürece CHP açısından sorun yok.

Ne güzel!

Görmüşsünüzdür, Özgür Özel Yavuz Donat'a konuşmuş. Bir gecede değişmiş beyimiz. Ama ne değişim!

'Bayram günü Sayın Cumhurbaşkanı'nı arayıp bayramını tebrik edecekmiş'.

'Kendisinden randevu isteyip nereye randevu verirse orada görüşecekmiş'.

Yani 'Saray' edebiyatını bırakmış. Ama tercihi yine de Çankaya Köşkü'ymüş.

'En sert muhalefet olacaklarmış ama nezaketten ve makamlara saygıdan asla ve asla taviz vermeyeceklermiş'.

'Zira milletin göreve getirdiği bir insanı yok sayarsa bu doğru olmazmış'.

Şu nezakete kim itiraz edebilir ki 'Değişeceğiz' diyor. 'Germeyeceğiz, kutuplaştırmayacağız, ötekileştirmeyeceğiz' diyor.

Tersinden bakarsanız da 'bugüne kadar gerdik, kutuplaştırdık, ötekileştirdik' demektir. Neyse, geçmişin muhasebesini yapma niyetinde değilim.

Değişmişler işte, ne güzel.

'Kazan doğurduğu' sürece CHP açısından sorun yok.