Beton barikatlar, dikenli teller ve BM'nin araçları... Bir miktar da BM 'Barış Gücü' askeri!... Sanırsınız ki az sonra Bosna'da, Filistin'de, Irak'ta olduğu gibi bir katliam gerçekleşecek. Sanırsınız ki Birleşmiş Milletler'in sözüm ona Barış Gücü de bu katliamı önleyecek. 'Barış Gücü'ymüş! Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kendi köyüne yol götürüyor, hepsi bu! Sonrası malum. Birkaç dozer marifetiyle koskoca Birleşmiş Milletler Barış Gücü püskürtüldü. Koskoca Birleşmiş Milletler Barış Gücü! Arkalarına bakmadan kaçtılar! Ağır hezimet. Yeri gelmişken diyeyim; dozer de dozer olsa. 'Yoruldum, bırakın beni, atın hurdalığa' der gibi duruyorlardı. O destansı mücadeleye bu Nuh Nebi'den kalma iş makineleri hiç yakışmadı doğrusu. Bir babayiğit çıksa da KKTC'ye şöyle güçlü kuvvetli birkaç iş makinesi gönderse. En kralından. Neyse! Bosna'da soykırımı önlenemeyen, önlemek de istemeyen BM, KKTC'de yol yapımına burnunu sokuyor. Öyle ya 'Barış Gücü' dediğiniz tam da böyle bir şey olmalı! Gelelim asıl mevzuya. Yol medeniyettir. Su medeniyettir. Buna enerjiyi de dahil edin. KKTC'de uzunca bir zamandır hummalı bir gayret var. Rum tarafının da Batı başkentlerinin de ABD'nin de canını sıkıyor bu durum. 'Onlara neyse' demeyeceğim zira çakılan her bir çivi KKTC gerçeğini daha bir perçinliyor. Maraş'ın açılması da öyleydi. (Kemal Bey 'Maraş'ta nereden çıktı' demeyin lütfen Kahramanmaraş'tan söz etmiyorum). Kendilerinden parantez içerisinde söz ettim ama şunu da demeden geçmeyeyim. Yahu Kemal Bey konuya ilişkin iki cümle paylaşım yapamaz mıydınız Nedir bu suskunluğunuzun sebebi Bu tür zamanlarda yapacağınız çıkışlar kıymetlidir. Mücahitlik bugün lazım, Bozkurtluk bugün lazım. Seçim arifesinde bir işe yaramıyor işte gördünüz. Günübirlik mücahit mi olunur Neyse yahu! CHP'liler düşünsün ben mi düşüneceğim Sahi Ünal Çeviköz'den de ses çıkmadı. 'Diplomasiyle halledelim' diyerek can sıkmalıydı.