İzmir Atatürk Lisesi

Cumhuriyetimiz yüz yaşında.

Nedir yüz yaşında olan peki Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olması. Kendi eliyle yine kendisini yönetecek vekilini seçmesi.

Millet nedir peki

Benzer özellikleri olan topluluk.

Nedir onlar

Ortak değerlerimiz; kültürümüz, örfümüz, adetimiz, inancımız, bayrağımız, vatanımız, ezanımız...

Halayımız, horonumuz...

Milli mücadele ruhumuz; Çanakkale ruhumuz, Kurtuluş Savaşı ruhumuz...

Bizi biz yapan her şeyimiz.

İşte bu değerlere sahip olan yahut sahip olduğunu iddia eden, milletin karşısına çıkar onu yönetmek için oy ister.

Millet de bakar; kendisine benzeyene oy verir.

Biden Türkiye'de seçim kazanabilir mi Yahut Netanyahu

'İktidara geldiğimizde türküyü, şarkıyı, halayı, horonu yasaklayacağım' diyen kazanabilir mi

Yahut 'camileri kapatacağım' diyen

Budur!

Örnek; Kemal Kılıçdaroğlu son genel seçimde nasıl çıktı milletin karşısına

Bozkurt Kemal!

Mücahit Kemal!

Hafız Kemal!

Seyyid Kemal!

Hacı Kemal!

Millet de baktı. Bu özellikleri taşıdığına ikna olmadı. Bu yüzden de oyunu vermedi.

Hatırlayın! Başörtüsü sorununu ben çözdüm iddiasında bile bulundu.

'Halil İbrahim Sofrası' falan dedi.

Bizi biz yapan her ne varsa hepsini kullandı.

Çünkü milletle, milletin değerleriyle savaşarak kazanamayacağını biliyordu. Bu yüzden helallik bile istedi ya! 'Geçmişi unutalım' dedi.

Şimdi biz gelelim asıl meselemize.

Cumhuriyet'ten de büyük İzmir Atatürk Lisesi 29 Ekim kutlamalarında yine gündem oldu. Lise her 29 Ekim'de geleneksel hale getirdiği vals etkinliği yaptı.

İzmir Atatürk Lisesi 1888 yılında Mekteb-i İdadi olarak eğitim ve öğretim hayatına başladı. Sonra adı İzmir Atatürk Lisesi oldu.