Geçtiğimiz günlerde Özgür Özel ile Kemal Kılıçdaroğlu baş başa görüşmüştü ya. Hani şu iki saat otuz altı dakika süren görüşme. Özgür Özel o görüşmede Kılıçdaroğlu'na yalvarmış. 'Beni bu Ekrem İmamoğlu'ndan kurtarın' demiş. Enver Aysever faş etti. İnkar ederse ispatlamaya hazırım dedi.

Şu satırları yazarken ne Özel'den ne de Kılıçdaroğlu'dan bir yalanlama gelmişti. Özgür Özel yakın bir zamanda da İmamoğlu'nun yüzüne telefon kapatmıştı. Aralarının iyi olmadığını bilmeyen yok zaten.

Peki kendi niye bir şey yapmıyor da işi Kılıçdaroğlu'na havale ediyor Gerçek şu ki yapamıyor! Çünkü PM'de de MYK'da da nicelik olarak bir ağırlığı yok. Partide de nitelik olarak bir ağırlığı yok.

Nasıl olsun ki Kürsüden kendi kendini alkışlıyor, slogan atıyor, tuhaf açıklamalar yapıyor ve dahası...

Şimdi de çıkmış ağlıyor!

Diyor ki Özgür Özel 'Farkında mısınız Recep Tayyip Erdoğan CHP'nin çalışkan belediyeciliğinin karşısında, karşımıza çok büyük bir cephe kurarak CHP'yi sözde yalnız bırakarak, geçmişte ittifak yaptıklarımızı karşımıza koyarak, geçmişte partimizde olanları bile adaylaştırarak Türkiye'nin üzerine yeni bir oyun kurmaktadır'.

Özel'in sözlerini bir parça kısalttım, bir parça düzelttim ama yine de anlaşılamadığını düşünüyorum. Zira kurduğu cümlenin öznesi İstanbul'da yüklemi Bağdat'ta...

Diyor ki özetle.

DEM karşımıza aday çıkarıyor.

Muharrem İnce de.

Saadet de!

İYİ Parti de!

Bunların hepsini Tayyip Erdoğan örgütlüyor.

Demek istiyor ki:

Karşımıza kimse aday çıkarmasın.

Utanmasa 'AK Parti Murat Kurum ve Turgut Altınok'u hatta Hamza Dağ'ı da adaylıktan çeksin