Yunan gazetesi Kathimerini'de 'Büyük Türk' başlıklı bir analiz kaleme alındı. 'Büyük Türk' dediği Recep Tayyip Erdoğan. Analizin birkaç yerinde de 'Büyük Efendi' demiş Erdoğan'a. Zannediyorum iktidar bunları yazsın diye altı yüz bin Kathimerini Gazetesi almayı vaat etmiş! O yüzden yazmışlar böyle!
Hani ABD Başkanı Trump'la görüşmek için de altı yüz uçak siparişi vermiştik ya!
Emin olun espriyi anlamaz inanırlar, gerçek sanarlar. Yok canım o kadar da değil falan demesin kimse. NTV'nin Washington temsilcisi Hüseyin Günay o rezil konuşmalarının bir yerinde Erdoğan'ın Beyaz Saray ziyareti için 'eskortla geldiler buraya' diye bir ifade kullandı. Konu sosyal medyanın gündemine düştü, CHP'nin trollerini balıklama daldı.
Eskortu af buyurun 'fahişe' anlamışlar. Pavyonda delege pazarlığı yapanlardan başka ne beklersiniz. Bütün gün bunun üzerinde tepinip durdular.
'Yuh artık' demek bile kafi değil.
Neyse biz devam edelim Kathimerini'den!
'Trump'ın Erdoğan'la yaptığı görüşme Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmelere hiç benzemiyordu. Şakalar ve iğneleyici imalar hiç yoktu. Gezegenin en güçlü ülkesinin başkanı, 'Büyük Türk' ya da Venediklilerin Osmanlı İmparatorluğu'nun sultanına taktığı adla 'Büyük Efendi' ile görüşüyordu' diye başlıyor makale.
Gazete peşinden Trump'ın Erdoğan övgülerine yer vermiş.
Erdoğan'ın 'Müslüman dünyanın sesi' pozisyonunda olduğunun altını çizmiş.
Analiz 'ABD ve AB'nin eski günah keçisinin, bir bakıma bölgenin 'Büyük Efendisi' konumuna yükseltilmesi, Yunanistan'da ve eski Başkan Joe Biden'in ateşli bir destekçisi olan Başbakan Miçotakis'te haklı endişelere yol açıyor. Trump'ın aynı zamanda öngörülemez olması da cabası. Ama hayat böyle' diyerek son buluyor.
Çıplak, yalın hakikati kompleks yapmadan ifade etmişler. Bizdekiler de Erdoğan-Trump görüşmesini itibarsızlaştırmak için bir taraflarını yırttı.