Tarih 31 Mayıs 2010 İsrail ablukasındaki Gazze'ye insani yardım götürmek için Türkiye'den yola çıkan Mavi Marmara gemisi, Uluslararası sularda İsrail'in saldırısına uğradı. Saldırıda 9 vatandaşımız hayatını kaybederken daha Kiziroğlu olmasına 4 yıl olan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Elçimizi bugün itibarıyla geri çekiyoruz" dedi. İlişkilerin normalleşmesi için Türkiye üç şart öne sürdü: İsrail'in derhal özür dilemesi, hayatını kaybedenler için tazminat ödenmesi, Gazze ablukasının sona erdirilmesi. AKP, İsrail'e posta koymuştu adeta. Tam da dönemin AKP çevresinin makbulü, hoca efendisi!, 15 Temmuz sonrasının ise FETÖ lideri (Bizim için ise ezelden beri FETÖ) Fethullah Gülen'in "Mezardakilere bile evet oyu kullandırmak lazım" dediği 2010 referandumu arifesinde! İsrail karşıtlarını da yanına alana AKP, 4 ay sonraki referandumda sandıktan yüzde 57,88 ile "Evet" oyu çıkmasını sağladı. Peki İsrail ile ilişkiler bu süreçte ne oldu Gazze ablukası kalktı mı Hayır, İsrail'in Filistinlilere zulmü her geçen gün artarak devam etti. 2013'e gelindiğinde ise, Netanyahu çıktı yalandan bir özür diledi ve tazminat ödenmesini kabul etti. İkili ilişkilerin normalleşmesi için yeterli değildi bunlar elbet, çünkü aynı Netanyahu Gazze ablukasını sürdüreceklerini ifade etti! Olayın üzerinden altı buçuk yıl geçtikten sonra İsrail'in 20 milyon dolar tazminat ödemesiyle ilişkilerde normalleşmeler de başladı. Peki Gazze ablukası kaldırıldı mı Tabii ki hayır! Hatta Gazze ablukası kaldırılmadan normalleşme sürecine tepki gösteren İHH'ya, Erdoğan şu tepkiyi verdi: "Siz kalkıp da Türkiye'den böyle bir yardım götürmek için günün başbakanına mı sordunuz" Evet abluka kalmadı ama ilişkiler normalleşiverdi nedense! Tazminat hesaba geçer geçmez, abluka şartı falan unutuldu anlaşılan. 2017 yılının sonunda ise ABD Kudüs'ü başkent olarak tanıdı ve büyükelçiliğinin Kudüs'e taşıdı. İsrail Büyükelçisi Ankara'ya çağrıldı, parmak sallandı, gönderildi. 2018'de Filistin'de bu durumu protesto eden onlarca sivil Filistinlinin İsrail