Yine dış güçler

Ekonomimiz dış güçlerin saldırısı altındaymış. Daha önce en ağır kriz zamanlarında bile, ekonomiyi yönetenler, mesela Turgut Özal, mesela Kemal Derviş, böyle konuşmamışlardı.Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle diyor:"Dünyada, ortada herhangi bir savaş, çatışma, gerilim olmadığı yani görünür hiçbir sebep bulunmadığı halde, açıkça ekonomisi mahvedilme tehdidiyle karşı karşıya kalan sanıyorum tek ülke biziz"Bu doğru ise, evvela, Türkiye'yi böyle bir yalnızlığa, böyle bir husumet odağı olma durumuna düşüren dış politikayı sorgulamak gerekmez mi! KOMPLO TEORİSİSayın Erdoğan tam da yukarıdaki sözleri söylerken, kredi derecelendirme kuruluşu Standard Poor's Türkiye'nin kredi notunu düşürdü! Bir komplo teorisi kuralım: Demek ki Reis haklı, Türkiye'ye saldırıyorlar! Türkiye "faiz sebeptir" diyor, "epistomolojik kopuş" devrimi başlatıyor! Cumhurbaşkanı'na göre "yaşanan her küresel kriz, bizim yaklaşımımızın ne kadar doğru, geliştirdiğimiz yöntemlerin ne kadar gerçekçi, uygulamalarımızın ne kadar sağlıklı olduğunu teyit etmiştir"Enflasyona karşı dünyada 90 kadar ülkenin Merkez Bankası faiz artırıyor, bizim faiz indirtmemiz yüzde 7 büyüme mucizesi yaratıyor Ama kimse takdir etmiyor, çünkü bizi kıskanıyorlar, hatta korkuyorlarEvet korkuyorlar, 2011 yılında "2023 Hedefleri"ni açıkladığımızda, Cumhurbaşkanı'nın deyişiyle, "Sadece bu adım bile, bir anda ülkemize yönelik hiçbir rasyonel gerekçesi, somut temeli, küresel gelişmelerle ilgisi olmayan bir dizi senaryonun önümüze konmasına yol açtı."SOMUT GERÇEKLEREvvela, Ak Parti'nin, Kemal Derviş'ten devraldığı reforme edilmiş ekonomiyi AB sürecinde on yıl süreyle geliştirirken Türkiye'ye 120 milyar dolar net yabancı yatırım geldiğini bizzat Erdoğan söylemiştir. Demek ki doğru politikalarla iyi sonuçlar almak mümkün.Sonra yatırım gelmemesinin sebepleri uzundur. "Faiz sebeptir" gibi 'hetodoroks' politikaların ve kamu kurumlarındaki liyakat kaybının yol açtığı güvensizlikArap Baharı'nın ve Mısır'daki İhvan iktidarının uyandırdığı "sınırlar kalkıyor, yüz yıllık kölelik bitiyor, gönül coğrafyamız" söylemlerinin ve S-400 alımının dış politikada yol açtığı istikrarsızlık da Türkiye'nin yönü hakkında güvensizlik yaratarak yatırımlar için caydırıcı oldu.Dış güçlerden hangisi "faiz sebetir" diye öğütledi bu iktidara Merkez Bankası bağımsızlığın kaldırılmasını, Kamu İhale Yasası'nın keyfiliğe dönüştürülmesini, yargının siyasallaştırılmasını, ekonomide ranta öncelik verilerek sanayiin ihmal edilmesini dış güçler mi istedi'Dış güçler' deyince, iktidarın hataları nasıl gözden kaçıyor, görüyorsunuz. Daha vahimi, hatalar gündemden çıkarıldığı için düzeltilmesi de mümkün olmuyor. Bu yüzden, "Küresel Refah Endeksi"nde Türkiye on yılda 66. sıradan 93. sıraya