Faiz yüzde 50 ama nass nerede

Merkez Bankası politika faizini yüzde 50'ye çıkardı, doğru yaptı. En önemli zihniyet meselesi bu: Neye göre doğru

Enflasyon ve döviz yukarı doğru giderken TL'nin kıymetini arttırmak, TL'ye faiz getirisi kazandırmak şarttır. Böylece parası olan dövize gitmesin, tasarruf etsin ki enflasyon frenlenebilsin.

Nitekim Merkez Bankası açıklamasında, "Kurul, enflasyon görünümündeki bozulmayı dikkate alarak politika faizinin artırılmasına karar vermiştir" deniliyor. Bozulma devam ederse "sıkılaştırmanın" devam edeceği de belirtiliyor.

Bu noktada birçok soru var: Doğru bu ise, nass ne olacak.. Şimşek geleli dokuz ay oldu, niye hala "enflasyon görünümündeki bozulma" devam ediyor Bugünkü politikalarla düze çıkabilir miyiz, ne kadar zamanda

Nass meselesi zihniyet meselesidir, diğer sorular iktisat ilmiyle ilgili.

FIKIH VE İKTİSAT

Merkez Bankası'nın piyasaları düzenlemek için "para politikası aleti" olarak kullandığı "faiz" ile, muhtaç kimseyi sömürerek ona yüksek faizle borç vermek aynı mıdır İlkinde hayat pahalılığını dizginliyorsun, ikincisinde ihtiyaç sahibini sömürüyorsun.

İslam tarihinde bu tecrübeler yaşanmış, nass'lar "âyetin iniş sebepleri"ne bakılarak ve "makasıd" denilen 'maksatlar' dikkate alınarak yeni "içtihat"lar yapılmıştı.

Para bankalarının faizle kredi vermesine cevaz veren Kemalpaşazade ve Ebussud gibi büyük âlimlerin yaptığı buydu; fıkıhta "maslahat" denilen 'kamu yararı'nı gözetmişlerdi.

Hayat pahalılığını durdurmak ve milli parayı değerlendirmek için "para politikası aleti" olarak kullanılan "faiz"in yeri bu açıdan nedir Bu soruya cevap vermek içinçok yüksek düzeyde fıkıh, tarih ve modern iktisat bilgisi gerekir. Bu üç dalda âlimlerin tartışmalıdır.

Fakat Erdoğan, ucuz faizle kredi dağıtma politikasını "nass"a bağlamakla "nass"ın yüksek seviyeli tartışmalarda anlaşılabilecek "maksad"ını dikkate almadı. Yüzde 50 faiz kararı karşısında bir mümin "nass nerede" diye sorduğunda ne cevap verilebilir!

Bu noktada fıkıh âlimi Prof. Mehmet Erdoğan hocamızın "İslam'da Ahkâmın Değişmesi" kitabını tavsiye ederim.

FAİZ VE TÜKETİM EKONOMİSİ

Açık piyasa ekonomisinde kur-faiz-enflasyon dengesini ortodoks iktisat kurallarına göre dengede götürmek zorunlu iken, "ucuz faizli kredi" popülizmi ile tüketimi körüklemenin ülkeyi nereye getirdiği fiilen gözler önünde.

İktidarın 1919'da hazırladığı 11. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nda yüzde "4.9 oranındaki büyümenin 3 puanının tüketimden geldiği", yatırım ve ihracatın paylarının ise yüzde 1 civarlarında kaldığı belirtiliyor, uyarılıyordu. (Resmi Gazete 23 Temmuz 2019, Paragraf 131)