Suriye kaçıncı eyaletimiz!
Suriye geçici hükümetinin Dışişleri Bakanı Esaad Hasan Şeybani, ilk ziyaretini Türkiye'ye değil, Suudi Arabistan'a yaptı. Şeybani'yi Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal davet etmiş, Şeybani de "memnuniyetle" diye açıklama yapmıştı
Önümüzdeki hafta da Katar, BAE ve Ürdün'e gitmesi bekleniyor.
İlk ziyaretini Türkiye'ye yapması beklenmez miydi Üstelik Şeybani, yüksek öğrenimini Türkiye'de yapmış, doktorasını da Sabahattin Zaim Üniversitesi'nde yapmakta olan bir isim
Hemen belirteyim, Şeybani'nin "ilk ziyaretler" olarak bölge Arap ülkelerini tercih etmesi son derece isabetlidir. Suriye bağımsız, eşit ve Arap Birliği üyesi bir ülkedir.
FİDAN'IN SÖZLERİDış Politikayı, rasyonel diplomasi seviyesinde yürüten Hakan Fidan Suriye rejimi hakkında Arap ve Batı TV'lerinde ne demişti
"Biz asla Suriye'yi yönetmek istemeyiz Bölgemizde yaşananlardan hepimizin büyük dersler çıkardığına inanıyorum Ne Türk tahakkümü, ne Fars tahakkümü, ne de Arap tahakkümü olmalı. Hep birlikte işbirliğini esas almalıyız." (19 Aralık)
Bu doğru prensip, Türkiye Suriye'yi nüfuzu altına almış gibi göstermekten sakınmayı gerektirir.
Öyle bir davranış bir süre sonra hem Suriye yönetiminin, hem tüm Arap rejimlerinin tepkisini çeker. Bu teorik bir görüş değildir. Erdoğan'ın 2013'ten sonra Mısır rejimine karşı yürüttüğü politikanın bölge Arap ülkelerini nasıl Türkiye'nin aleyhine çevirdiği hatırlardadır. Tahribatını hâlâ izale edebilmiş değiliz.
Nâsır'ın devrimci "Pan Arabizm" politikası bile diğer Arap ülkelerinin tepkisini çekmiş, Mısır'a pahalıya mal olmuştu.
HAMASİ SÖYLEMRusya ve İran'ın artık destekleyemez hale gelmeleri üzerine HTŞ'nin Şam'a girmesi ve Esat'ın kaçmasıyla elbette Türkiye'nin eli güçlenmiştir. Doğrusu, güçlenen elimizi hegemonik tavırlar ve hamasi nutuklarla kullanmak değil, bölge ülkeleriyle birlikte ve Batı'nın sermaye desteğini de alarak kullanmaktır. Türkiye o zaman "yapıcı devlet" imajını yükselterek itibarını da siyasi ve iktisadi ilişkilerini de güçlendirir.
"Halep'teki Türk bayrağı Musul Kerkük 82. Ve 83 vilayetlerimiz Birinci Dünya Savaşı farklı bitseydi Halep ve Şam bizimdi gönül coğrafyamız bu topraklar dar geliyor Lozan'ı zafer diye yutturdular" gibi iç politika için söylenmiş hamasi sözlerin Arap siyasi zihninde ve hatta çevre ülkelerde nasıl algılanacağını bilmek gerekir.
Nasıl algılandığı, o zaman Türkiye'ye uyguladıkları ticari ambargodan ve Yunanistan'la kurdukları stratejik ilişkilerden bellidir. Osmanlı hakkında yaptıkları çirkin suçlamalardan da bellidir.
DIŞ POLİTİKA GELENEĞİBir kısım muhafazakârların zannettiği gibi cumhuriyet hükümetlerinin dış politikası ideolojik değil, jeopolitiktir.