Depremde bile!..
Son İstanbul depremi hasarsız geçmiş görünüyor. Sorun, beklenen büyük deprem!
Fakat depreme karşı vatandaşın alabileceği tedbirler çok sınırlıdır. Asıl tedbirleri "kamu otoritesi" alacaktır.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Bakanlarımızla birlikte" yaptığı toplantıdan sonra:
"Nüfusun yüzde 70'i deprem bölgesinde yaşıyor" diyerek tehlikenin korkunçluğunu hatırlattı, Kurum sözlerine şöyle devam etti:
"13 yıl önce Cumhurbaşkanımız, bedeli ne olursa olsun dönüştüreceğiz sloganıyla seferberlik başlatmıştı İstanbul'un artık tek gündemi deprem olmalı. İstanbul'daki yapı stokunun tek bir dakika, tek bir saniye bile kayba tahammülü yoktur El ele verelim, İstanbul'un dönüşümü için hep birlikte İstanbul'u kurtarma seferberliğini başlatsın herkes."
Evet, "13 yıl sonra" artık kaybedecek bir saniyemiz kalmadı! Ama "Bakanlarımızla birlikte" toplantı yapan iktidar, İBB'yi çağırmadı.
İBB NEDEN ÇAĞRILMADIİBB Deprem ve Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı Tayfun Kahraman, hakkında bırakın "delil"i, hukuken "suç şüphesi" sayılabilecek bir emare bile olmadan hapishanede, Gezi davasından
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise, "düşman ceza hukuku" uygulamasıyla, deprem ve dönüşüm uzmanı arkadaşlarıyla birlikte hapiste
Fakat İBB'nin "kurumsal hafıza"sı var. Hapiste bulunanların görevlerine bakan yetkili isimler var.
İstanbul depremi hakkında "bakanlarımızla birlikte" toplantı yaparken, birinci elden bilgi sahibi olan İBB'den mesela Başkan Vekili Nuri Aslan niye çağrılmadı!
Toplanan "bakanlarımız"ın İBB'nin kurumsal hafızasındaki deprem ve dönüşüm bilgilerine ihtiyacı yok muydu Hani "el ele" vermeliydik
Besbelli ki İBB yetkilileri tutuklu oldukları için değil, yerlerine bakanlar da "bizden" olmadıkları için çağrılmadılar.
Gökhan Günaydın'ın dediği gibi "İBB fiilen çalışamaz hale getiriliyor."
Şubat 2023 depremlerinde de iktidar böyle partizanlık yapmıştı.
YOLSUZLUKLA MÜCADELEPandemi döneminde, belediyelerin eve kapanmış yoksul vatandaşlara iletilmek üzere yardım toplamasını hükümet yasaklamış, belediyeler bünyesindeki hesaplara el koymuştu, belediyelerin aş evlerini bile kapatmıştı Ama iktidarın kendisi yardım kampanyası açmıştı
Dahası, "Zekatların bu günlerde ulusal düzeyde başlatılan dayanışma kampanyaları verilmesi" için Diyanet'e fetva yayınlatılmıştı. (3 Nisan 2020)
Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri, Ak Parti dönemindeki yönetimler hakkında yolsuzluk dosyaları hazırlamıştı. İBB'nin hazırladığı yolsuzluk dosyalarını İçişleri Bakanlığı almış, rafa kaldırmıştı.
ABB Başkanı Mansur Yavaş, yolsuzluk dosyalarını Savcılığa verdiklerini ama savcılığın hiçbir işlem yapmadığını, tek bir ifadeye bile başvurmadığını açıkladı.
İktidar şimdi muhalif belediyeleri yolsuzluk suçlamalarıyla 'diskalifiye' etmeye çalışıyor
Adli bakımdan sorun yok, sorun siyasidir: Avrupa Birliği'nin ısrarına rağmen on yıldır yolsuzlukla mücadele kanunlarını çıkarmayan iktidar şimdi 'püriten' bir ahlakçılık söylemiyle muhalefet beledilerini yargı eliyle "