Yine devri sabık yeni devri sabık
B.
"Gün gelecek devran dönecek sizden hesap soracağız. Sizi şöyle yapacağız böyle yapacağız..." bitmek bilmeyen bir tehditler ve intikam vaatleri silsilesi. Tam da 28 Şubat'ın sene-i devriyesinde konuştuğumuz şeyler yeniden alışageldiğimiz şeyler oluyor. Vallahi kusura bakmasın, kendisini siyaseten partisindekilerinin dahi ciddiye almadığı Özgür Özel'in kuvvet komutanlarına yönelik "günü gelince hesabını sormak için sizi not ediyorum" tehdidini ciddiye alıyor değilim. Esasen Özgür Özel'i ciddiye alıyor değilim fakat karşımıza heyula gibi dikilen bu "günü gelince" saçmalığından illallah dedim. Bu ifadeler planlı bir teşebbüsün habercisi değildir. Ne biliyor da ne yapacak Allah aşkına Özgür Özel Burada asıl rahatsız edici olan, sürekli ve bitmek bilmeyen bir hesaplaşma ve karşı karşıya geliş psikolojisinin düzenli aralıklarla, nöbet geçirir gibi karşımıza çıkışıdır. En muktedir olduğu zamanları ve bu iktidar vehmi ile neler yapabileceklerini biliyoruz zaten söylemesine gerek yok. Beni asıl hayrete düşüren, sürekli ve bitmez biçimde "biz değiştik o eski biz değiliz, helalleşmek istiyoruz, toplumun her kesimini kucaklamak istiyoruz" söylemine inanan safdillerdir. Bir asla gelmeyen hesaplaşma gününün hülyası ve heyecanıyla bütün vücudu zangır zangır titreyen plansız muhterisler topluluğundan endişe etmekte son derece haklıyız. Tam da şu günlerde, çeşitli organizasyonlar vesilesiyle 28 Şubat'ta yaşadığımız kepazeliği yeniden hatırlarken, unuttuk, tedavi oldu sandığımız travmaları yeniden yad ederken; utanmazca "bir bitmedi mağduriyetiniz" mızmızlanmasını biteviye işitirken karşımızda yeniden devri sabık vaatlerini görünce kusura bakmayın hiç iyi niyetli olamayacağım.