B.Deutsche welle ile'de yer alan habere göre terör örgütü DEAŞ Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu'na suikast planlamış. Malumunuz böyle şeyleri ispat etmeye gerek yoktur; şuyuu vukuundan beterdir. Bir Amerikan projesi olarak var edilen ve üzerinden PKK'ya devlet kurdurulmak istenen DEAŞ'ın Türkiye siyasetinde de bir argüman olarak kullanılmasına doğrusu ben de beklemiyordum. Zira bu örgüt şimdiye kadar hiçbir şekilde aksiyonlarıyla etki eden bir örgüt olmadı; aksine hegemonyal bir tesisatın meşrulaştırıcı aparatı olarak iş gördü. Peki bayram değil seyran değil eniştem baldızını niye öptü diye soracak olursanız, bir süredir sürüp giden Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adaylığı mevzuuna Almanya'nın da dahil olduğunu görebilirsiniz. Yani İngiliz elçisi olacak, Alman elçisi olacak, CHP olacak, Kılıçdaroğlu olacak, Almanya olmayacak... Mümkün değil. Bir Fransız Cezayir'e nasıl bakarsa bir Alman Türkiye'ye aynı şekilde bakar. Bu denklemin dışında kalması düşünülebilir mi Her iki adaya da eşit mesafeli ve aralarında henüz bir tercihte bulunmamış bir Almanya var karşımızda. Bana kalırsa çeşitli sebeplerle Kılıçdaroğlu'na daha yakın fakat İmamoğlu'na da kapıyı kapatmış değil.BEYOĞLU BELEDİYESİ'Nİ TAKİP EDİN Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın 1 aylık gündemine şöyle bir bakın. Benim takip edebildiklerim şunlardı: Zürafa Sokak'taki genelevlerin kapatılarak sokağın