Türkiye raporunun gösterdiği
B.
Editörlerinden olma şansına sahip olduğum GENAR Türkiye Raporu, bir sosyal bilimcinin sahip olabileceği en önemli fırsatı elde edebilmeme olanak sağladı. Her ay Türkiye çapında yapılan saha araştırması, çeşitli konularda Türk halkının hangi görüşte olduğunu ortaya koyuyor. Ülke Gündemi, İç Politika, Dış Politika, Ekonomi ve Şehir başlıklarında katılımcılara yöneltilen sorular neticesinde elde edilen verileri yorumlayarak, abonelik esasına dayalı bir rapor hazırlanıyor İhsan Aktaş önderliğinde. Raporun ayrıştırıcı özelliği, gündemin ana maddelerini, alanlarında uzman beş kişinin yorumlaması ve GENAR'ın 28 yıllık veri hafızasına müracaat edilerek mukayeseli bir sonuca varılıyor olması. Aynı zamanda entelektüel kaygılar göz önünde bulundurularak, verilerin teorik bir zeminde yorumlanması önceleniyor. Elbette raporun sonuçlarını açıklamam mümkün değil; buna mukabil ağustos raporu verilerinden yola çıkarak önemli birtakım tespitleri AKŞAM okurlarıyla paylaşmak isterim:
n Vatandaş, politika üretme hususunda AK Parti'yi hiç olmadığı kadar pasif görüyor. İhsan Aktaş'ın bu konudaki yorumu oldukça vazıh: Siyaset, siyaset üreterek yapılacak bir iştir!
n Ekonomi vatandaşın birinci gündem maddesi. Bunu öncelemeyen siyasal hamlelerin bir cazibesi olmadığı görülüyor.
n Erdoğan, Türkiye'nin en güvenilen siyasal aktörü olma özelliğini koruyor.
n Yatay siyasal skala okumaları, pek çok başlıkta yerini dikey okumalara terk ediyor. Özellikle sığınmacılar hususunda kimlik aidiyeti, siyasal görüşü, yaş ve cinsiyet özellikleri ne olursa olsun homojen bir karşıtlık olduğu ağustos saha araştırmasının ilginç sonuçlarından.
n AK Parti'yi iç politika konusunda eleştirenlerin önemli bir bölümü dış politika hususunda destekliyor.
n Sosyal medyanın hayatımızda her geçen gün daha fazla yer işgal ediyor olması, büyük şehirler ile taşra arasında, çeşitli hususlarda farklı yaklaşımlar ortaya konduğuna yönelik geleneksel kabulümüzü yıkıyor. Taşra ile büyük şehirlerin verileri büyük oranda homojenlik arz ediyor.