Suriyeliler retoriği

B.

Şimdiye kadar sürdürülen disk artık işe yaramıyor. Bu sebeple yeni şeyler söylemek lazım. Evet, Suriyelilere karşı takınılan tavır ırkçılığın daniskası. Evet, Suriyeliler bu ülkede insani sebeplerle bulunuyor. Evet, Suriyelilerin Türkiye ekonomisine büyük katkısı var... Bu ve bunlar gibi onlarca olumlayıcı cümlenin Türkiye kamuoyunda bir karşılığı yok artık. Her ekonomik daralmışlık deminde olduğu gibi bir günah keçisi bulundu, hesaplar Suriyelilere fatura edildi. Siyasal skalanın her yanından vatandaşlar neredeyse eşit derecede sorun olarak görüyor Suriyelileri. Bence de anlamsız, bence de gayrı insani. Ben de utanılacak bir şey olarak görüyorum bu tutumu. Fakat bir hakikat değişmiyor; bu terazi bu sıkleti artık çekmiyor.

Söylediklerinizin ve delillerinizin muhataplarınızı da bir makes bulunmadığı an, siyasetin mecraını kaybettiği andır. Maalesef sürekli bir ikna edilme ihtiyacı içinde olan bir toplumumuz var. Üstelik mütemadiyen memnuniyetsizlerimiz şöyle dursun en cefakarlarımız dahi içinde bulunduğumuz iktisadi darboğazı anlamlandırmak konusunda zorluk yaşıyor, öfkesini bir şekilde dışa vuruyor. Vandallık seviyesine ulaşan sokak hadiselerini "haklı tepkiler" olarak lanse eden provokatörlerin en çok ihtiyaç duydukları zemin budur. Karşılıklı konuşarak herhangi bir vasatta buluşma kabiliyetimizi yitirdiğimizin en önemli delili, sokak köpekleri hadisesi gibi bir hadiseyi dahi aklı başında bir insanlar topluluğu ile tartışamıyor oluşumuzdur.